Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İslami Tebliğin Mekke Dönemi ve İşkence

İhsan Süreyya Sırma

İslami Tebliğin Mekke Dönemi ve İşkence Sözleri ve Alıntıları

İslami Tebliğin Mekke Dönemi ve İşkence sözleri ve alıntılarını, İslami Tebliğin Mekke Dönemi ve İşkence kitap alıntılarını, İslami Tebliğin Mekke Dönemi ve İşkence en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yalnızlık... İnsanı, kendi kendisiyle başbaşa bırakan, korkunç tatlılık...
Reklam
Müslümanların tarihi, tüm dünya tarihidir. Çünkü Hz. Adem (a.s) sadece ilk peygamber değil, aynı zamanda ilk müslümandır. Ve ilk insan olması hasebiyle de insanlık tarihi onunla başlamıştır.
"Fedâisi bulunmayan hangi harekete dava diyebiliriz ki? Dava, kendisine fedâ olunan ideâldir. Ne var ki davanın meşruiyeti, kişisel arzu ve isteklere bağlı olmaktan değil, ilâhî olmaktan kaynaklanmalıdır... Değilse, insanların oluşturdukları davalar göreceli, yâni izafi olacaklarından, insanlar yekdiğerinin haklarını çiğneyebilirler ve de çiğniyorlar. Zaten dünyamızın çeşitli yörelerinde milyonlarca insanın kanının akmasına sebebiyet veren âmiller, bu uyduruk, sömürücülerin menfaatları üzerine bina edilmiş beşeri dava(!)lar değil midir?"
Sayfa 136Kitabı okudu
#NeokudumNeöğredim Bilindiği gibi Mekke'de yaşayan Müslümanlar, dinleri ayrı bile olsa Mekke Devleti'nin vatandaşlarıydılar. ve doğal olarak Mekke vatandaşlığının bütün haklarından yararlanmaları gerekirken, kafir olan devlet yöneticileri, Müslümanların vatandaşlıktan Doğan haklarını ellerinden alıyorlardı. Başka hiçbir din mensubuna uygulamadığı bu politikasıyla devlet şunu demek istiyordu müslümanlara: Siz, devletin size öğrettiği dine karşı çıkıp, kendi dininize uyduğunuz müddetçe size normal yaşama hakkı yoktur! Devletimiz'in dini merkezi kabe'dir ve orada ilah larımızın heykelleri vardır. sizin göreviniz bu ilahların/putların heykellerine saygı göstermek, bunun dışında hareket etmemektir.! Muhammed'in yeni bir din getirmeye hakkı yoktur. Dinin Ne olup, ne olmayacağına Devletimiz karar verir. ilke ve çıkarlarımız ne doğrultuda bir din gerektiriyorsa dini o hale sokar, eğitimini de biz yaparız, Muhammed değil! İşte Mekke Devleti'nin düşünce yapısı böyle olduğundandır ki: aynı vatandaşlık haklarına sahip oldukları halde, çifte standart uyguluyor, Müslümanların hak ve hukuklarını çiğniyor, ellerinden alıyorlardı. Tıpkı Bugün, dünyanın çeşitli bölgelerinde bulunan Müslüman ülkelerinde, Müslümanlara çifte standart uygulandığı gibi.. Kitap: İslami Tebliğin Mekke dönemi Ve işkence ✍Yazar: Prof. dr. İhsan Süreyya sırma
O halde hiçbir çaba sarf etmeden, çile çekmeden müslüman yardım beklememeli.
Sayfa 71
Reklam
Çünkü insanın menfaat düzeni, gün geliyor, insanın dini oluyordu.
Sayfa 52
Fakat okumanın baş örtüsü ile ne alakası var? Başı örtülü olan insanlara okuma yasaklamanın mantığı nedir?
Sayfa 32
Yalnızlık... İnsanı, kendi kendisiyle baş başa bırakan, korkunç tatlılık... Yalnızlık sessizliğinde duyulan tek ses, göğüs kafesindeki kalp atışları... Yalnızlığı aramak, bu kalp atışını dinleyip onları terbiye etmek, onları anlamaya çalışmaktır.
Sayfa 30
Bilâl'i, bu kadar çetin işkenceye mukavemet etmeye götüren güç, İslama inanmasıyla kazanmış olduğu şahsiyetle ilgiliydi.
800 öğeden 491 ile 500 arasındakiler gösteriliyor.