Bu kitapta kadının her sey olduğunu görüyoruz. Günümüze has bir şey değil kadının güçlü olması. Kadin; anne, devlete baş, yazar, hastaneler-cesmeler yaptirma peşinde koşan bir hayırsever... Bu kitaptaki kadinlari okuyunca bugün tv-net üzerinden bize enjekte edilmeye çalışılan (güzel giyin, alışveriş yap, sunum yap, alisveris videoları cek, doyurma yediklerini goster, plazada is kadini ol yoksa yaptığının kıymeti yok.... algisi)kadini neden sevmediğimi çok daha iyi anladım. Bugun bizlerde sahit oluyoruz sessiz sedasız hayatını devam ettirirken hayata iz bırakan kadınlar olduğunu. Tabi popüler kültür onları görmek istemiyor mazallah herkes onlar gibi olur sonra. Kadin bilim insanı olmuş, iyi bir evlat yetiştirmiş, yazı yazmış, kitap okumuş, fakire el uzatmış olur mu? Kabul eder mi bunu? Hayir. Kadın yesin, icsin, gezsin, alış veris yapsin. Populer kültürün istediği bu kadini hiç sevmedim, sevemiyorum. Şükür ki kadin ilim ve bilimle güzelleşiyor, güzelleştiriyor.
