Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İhanetle Sadakat Arasında

James William Redhouse

Harun Tuncer

James William Redhouse Gönderileri

James William Redhouse kitaplarını, James William Redhouse sözleri ve alıntılarını, James William Redhouse yazarlarını, James William Redhouse yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer birinin ruhunu görmek istiyorsanız, ona hayallerini sorun
Fazla tolerans, sırtımıza yük.
Okullar yoluyla Osmanlı gayr-ı müslim tebaasına yönelik yürütülen bu faaliyetler, kültürel olmaktan başka dünyevi ve siyasi amaçlara da hizmet ediyordu. Gayr-ı müslim tebaaya hitap eden bu okullar muhtelif cemaatlere mensup yabancı devletlerin de himayesi adı altında müdahalesine açıktı ve bunlara dair Osmanlı Devleti dahilinde yaşanan problemler pekala yabancı devletleri de alakadar edebiliyordu. Dolayısıyla siyasi kaygılarla devletin bunlara müdahaleye pek eli varmıyor, varamıyordu. Yine yabancı devletlerin himayesi altına olduklarından onlara tanınan kapitülasyonlardan yararlanma yolları yoluna gidiliyor ve bu yolla da devlete yük olurken kendi mensuplarına muhtelif avantajlar temin ediyorlardı.
Reklam
James William Redhouse isminin akla ilk getirdiği şey elbette sözlükleridir. 1842’den 1890’a dek yani neredeyse hayatının son demine kadar sözlük çalışmalarına ara vermeden yürütmüştü Redhouse ve bu çalışmalardan “tamamlanan” birkaç tanesi çeşitli ebatlar ve vasıflarda hazırlandı, yıllar boyu defalarca basıldı. Sözlük çalışmalarından başka daha önce de değindiğimiz gibi Doğu ve Doğunun tarihi, dinleri, eserleri ve insanlarına dair çalışmalar yaptı, bunları muhtelif konferanslar vesilesiyle sundu ve yayınladı. Bu manada Redhouse bir şarkiyatcıydı; üzerinde çalıştığı toplumu irdelerken ona sempati besleyen, hatta kimi taraflarıyla “ondan” laşan bir şarkiyatcı...
Sayfa 101
Türkler için söyledikleri:
“Türklerin uzak ataları, muhtemelen, yalnızca demiri, çeliği ve bilimum metalleri ilk defa işleyen millet değil, aynı zamanda yazıyı da bulan ve Asya’nın batısına götüren millettir. Bilinen en eski çiviyazısı tabletler Turani bir dille yazılmıştır ve bunların ihtiva ettiği ilme komşu hükümdarlar o derece kıymet vermişler ki bunları Sami diline tercüme ettirmişlerdir. İşte o dönemde Yunanlarsa henüz okumak yazmak nedir bilmezlerdi.”
Sayfa 95
Redhouse bir mektubunda Osmanlılar lehinde samimiyetle niyazda bulunduğunu ve onlara karşı bütün Avrupa’nın kısmen cehalet, kısmen din tassubundan ötürü yaptığı haksızlıklar sebebiyle üzüntü duyduğunu yazıyordu. Aynı mektubunda ne mutaasıpların ve ne de münafıkların tükenmeyeceğini açıkça belirttikten sonra şunları söylüyordu: “ Avrupa ve İngiltere Osmanlı olan her şeye karşı şiddetli bir nefret körüklüyor... İngiltere’yle tek kavgam budur - müsamahassızlık ve düşüncesizlik!”
Sayfa 96