Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

En Eski Kafa Kağıdı Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kafa Kağıdı sözleri ve alıntılarını, en eski Kafa Kağıdı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Adada, yuvarlak bir kurabiye kadar küçük o yerde, midilli dedikleri kısa boylu bir atla dolaşan, sonradan görme bir aile çocuğu olduğu besbelli bir delikanlıcık vardır. Altın çerçeveli gözlük takar ve gümüş saplı kırbacı elinden düşmez. O da bizimkine"(A)" tutkun değil mi? Şu farkla ki, benden fazla alaka görmekte ve bazen tek başına, arkasında dizgininden tuttuğu cüce atı, (A) ile gezinebilmektedir. Benimse ada eşeklerinden gayrı binebildiğim yok... Büyükbabama "bana bir midilli alın!" demeye tenezzül edemem... Çocukluğuma rağmen böyle vasıtalarla zafer kazanmak adiliğinden uzağım...
Sayfa 119Kitabı okudu
Reklam
Gazate riyakar, dergi cansız, kitap öksüz, okuyucu sağır... İşte Babıali'nin dünkü, bugünkü ve yarınki hali!.. Değişen (tipo) baskı yerine (ofset) baskı ve fikir adına fuhuş albümcülüğü... Ve 5 bin yerine 500 bin tiraj... Felaket yüz misline ulaşmıştır.
Sayfa 192Kitabı okudu
‘’Kedi yavrularına bayılıyordum. Onların incecik kaburga kemiklerini sıkarken çıkarttıkları ağlamaklı ses çok hoşuma gidiyordu. Birkaçını süt dolu bir tasa koyduğumu ve kaburgalarını sıkarak ağlattığımı hatırlıyorum. Başlarını süte sokarak… Ali koşmuş ve hayvancıkları ölümden kurtarmıştı. Zalim taraflarım da vardı. Zalimden mazluma ve mazlumdan zalime her an yer değiştiren bir karakter… Tezatlar kumkuması… Bir, kutup iklimlerinde beyaz ayıları kovalayan; bir ekvator sıcaklığında ceylanlarla ağlaşan, neşede de kederde de son derece mübalağalı garip bir mahluk. Bu garip çocuk, hallere göre dehaya mı, cinnete mi namzettir?’’
‘’Bizden iki sınıf ilerde olan Nazım Hikmet de aynı şekilde tek nüsh, el yazması bir derginin başında. Bize rakip… O zamanki kafasıyla: ‘’Ben de müridinim işte Mevlana!’’ gibilerinden şiirler yazıyor. ‘’Beni Stalin yarattı!’’ diyeceği günlere henüz 30-35 yıl uzaktadır.’’
‘’Üçüz paşalar kaçmış ve memleketi alevler içinde bıraktıktan sonra, uzaktan yangın seyirciliğine çıkmışlardır.’’
Reklam
Adada, yuvarlak bir kurabiye kadar küçük o yerde, midilli dedikleri kısa boylu bir atla dolaşan, sonradan görme bir aile çocuğu olduğu besbelli bir delikanlıcık vardır. Altın çerçeveli gözlük takar ve gümüş saplı kırbacı elinden düşmez. O da bizimkine"(A)" tutkun değil mi? Şu farkla ki, benden fazla alaka görmekte ve bazen tek başına, arkasında dizgininden tuttuğu cüce atı, (A) ile gezinebilmektedir. Benimse ada eşeklerinden gayrı binebildiğim yok... Büyükbabama "bana bir midilli alın!" demeye tenezzül edemem... Çocukluğuma rağmen böyle vasıtalarla zafer kazanmak adiliğinden uzağım...
Hiçbir şeyi izahla çözemediğimiz gibi izahsız da yapamıyoruz. Velî ne güzel söylemiş: - Bu iş ne akılla olur, ne de büsbütün akılsız!..
Sayfa 13 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Yunus, mezar taşına "hece taşı" demekle ne kadar derinlere inmiştir. Evet, hayat tek bir heceden ibarettir ve onun ismi "an"dır. Tek bir an yaşıyor sonra, hakikatte kopuk bu "an"ları birleştirerek ahmak bir kemmiyet oyununa girişiyor, 3,5,90,100 yaşadığımızı sanıyoruz.
Sayfa 83 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Gözler içinde ya merhamet ya nefretin ışıldadığı bir kandildir;yahut tevekkül veya şüphenin tüttüğü... Bazen de ve çok defa sönük ve bomboş.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.