Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gerçek Suç Öyküleri ve Başka Karanlık İşler

Karanlığa Yolculuk

Sevil Atasoy

Karanlığa Yolculuk Gönderileri

Karanlığa Yolculuk kitaplarını, Karanlığa Yolculuk sözleri ve alıntılarını, Karanlığa Yolculuk yazarlarını, Karanlığa Yolculuk yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çok gençtiler. En küçüğü on dört, en büyüğü yirmi beşindeydi. Ölmek istiyor, ama tek başına ölmekten korkuyorlardı. Bir gece yarısı aynı ilanı gördüler: “Otomobilim, kömürüm ve uyku ilacım var. Altı arkadaş arıyorum.” Ertesi gün polis, aynı aracın içinde buldu onları. Birbirlerine iple bağlıydılar ve zehirlenmiştiler. İnternet olmasaydı eğer, kim bilir belki hâlâ ölmek isteyecek, ancak tek başına ölmekten korkuyor olacaklardı.
Reklam
Insan, sadece kendisi için değerlidir. Başkalarına keyif ve mutluluk vermeyince değersiz kabul edilemez.
Hiçbir şey, apaçık ortada olan kadar aldatıcı değildir.
Beş kişiydiler. Beşi de idam mahkûmu. “Bedeninizi bilime bağışlamaz mısınız?” diye sordu gardiyan. Biri kabul etti. Ölümünden sonra yüzlerce parçaya bölündü ve bölündükçe ölümsüzleşti.
Afrikalı küçük çocuklar lağımlarda dolaşınca kimse kaygılanmıyor da, Floridalı bir anne gündeme getirince ortalık ayağa kalkıyor.
Reklam
276 syf.
·
Puan vermedi
Karanlığa Yolculuk, gerçek suç öykülerini, suçların aydınlatılması, gerçeklerin ortaya çıkarılması, masumlar ile suçluların ayırt edilmesinde kullanılan baş döndürücü teknikleri ve zekâ oyunlarını, polisiye öykü, hatta film tadında anlatan yeni bir Sevil Atasoy kitabı.Atasoy, yakından izlediği, birbirinden sıradışı, yaşanmış olayları mercek altına alıyor. Hikâyelerini bir dedektif tecrübesi ve soğukkanlılığının yanı sıra bir bilim insanı titizliğiyle okurlarıyla paylaşıyor. 
Karanlığa Yolculuk
Karanlığa YolculukSevil Atasoy · Doğan Kitap · 2019234 okunma
Florida'nın Collier şerifi Don Hunter ile istihbarat bürosundan sorumlu emniyet amiri Al Ganich'in imzasını taşıyan 26 eylül 2007 tarihli, 07-067 sayılı genelge, şu satırlarla başlıyordu: "Palmetto Ridge Lisesi öğrencilerinden birinin annesi, 19 eylül 2007 günü Komiser Disarro'ya bir elektronik posta göndererek, Jenkem adlı
Sayfa 151 - Doğan Kitap - IV. Baskı 2013Kitabı okudu
Reklam
İsviçre'de intihar turizmi
Avukat Ludwig A. Minelli, bundan birkaç ay önce tekrar taşındı. Zürich yakınlarındaki Schwarzenbach'ta, beş katlı bir apartmanın sakinleri, sekiz yıl sonra "Artık yeter" demişlerdi. "Sağlam şekilde asansöre binip üçüncü kata çıkanların, birkaç saat sonra ceset torbalarında inmesine tahammülümüz kalmadı." Kira kontratı
Sayfa 147 - Doğan Kitap - IV. Baskı 2013Kitabı okudu
Konuya suçların aydınlatılması penceresinden bakıldığında, kemik iliği/kök hücre nakilleri, hele verici ile alıcının cinsiyetleri farklıysa, olay yerindeki biyolojik delillerden kimlik belirtimini zora sokar. Çünkü, verici ile alıcının genetik özellikleri genellikle birbirinden farklıdır ve başarılı bir nakilden sonra, sağlıklı iliğin, alıcının bedeninde ürettiği sağlıklı kan hücreleri vericinin DNA özelliklerini taşıdığı halde, hastanın saç kökü, tırnağı ya da yanak içi hücrelerindeki DNA, kendi orijinal DNA'sıdır. Kısacası, hastanın kanındaki DNA ile bedeninin diğer yerlerindeki DNA birbirini tutmaz. Bir süre sonra alıcının biyolojik örneklerinde hem kendisinin, hem de vericinin DNA'sını yan yana görmek mümkün olabilir. Graz Üniversitesi'nden Dauber, nakilden beş yıl sonra bile, alıcının kan, tırnak ve yanak içi hücrelerinde vericinin DNA'sına rastlamış, ancak saçında bulamamıştır. Gebelik sürecinin bir bölümünde, anne kanında bebeğe ait genetik özelliklere rastlanır. Pek etik olmamakla birlikte, doğmamış bebeğin cinsiyetini annenin kanını inceleyerek saptayanlar, bu gerçeğe dayanır. Şimdi, erkek çocuğa hamile bir kadının, bıçak zoruyla kaçınıldığını ve bu sırada birkaç damla kanının yola damladığını varsayın. Aynı kadın, birini bıçaklayarak öldürmeye kalkabilir, bu arada elini kesebilir, kaçarken kanı kapının kulpuna bulaşabilirdi. Yola damlayan, kapıya bulaşan kanın amelogenin incelemesi sonucunda erkeğe ait olduğu sanılabilir. Bu yanılmanın soruşturmayı nasıl açmaza sokacağını varın siz hesaplayın.
Sayfa 138 - Doğan Kitap - IV. Baskı 2013Kitabı okudu
25 eylül 1962 tarihindeki Barcelona sel felaketinde, boğulan ve kaybolan 1000'e yakın kişinin anısına yaptığı 3 x 3,5 metre boyutlarındaki tablo, Galacidalacidezoksiribonükleikasid adını taşır. 2002'de, Florida'nın Saint Petersburg kentinde, denizin hemen kenarındaki Dali Müzesi'nde görme fırsatını yakaladığım tablonun yanındaki notta, Dali'nin zor telaffuz edilen bu adı, Gala, cid, ala ve dezoksiribonükleikasid sözcüklerinden oluşturduğu kayıtlıydı. Aynı nottaki bilgiye göre, "Gala", ressamın çok sevdiği, ilham kaynağı ve pek çok eserinin temel figürü karısının adı. "El Cid", XI. yüzyılda Berberilere karşı savaşmış İspanyolların ulusal kahramanı Rodrigo Diaz de Vivar'ın halk arasındaki adıdır. "Ala", Allah'ın kısaltılmış biçimi, "dezoksiribonükleikasid" de DNA molekülünün açık adıdır.
Sayfa 101 - Doğan Kitap - IV. Baskı 2013 • Salvador Dali'nin DNA'sıKitabı okudu
Esaretin Bedeli
1959'da, on iki yaşındaki kız arkadaşının ırzına geçmek ve onu öldürmekten idama mahkûm edilen, henüz on dört yaşındaki Kanadalı Steven Murray Truscott'un aleyhindeki başlıca delil, kızın üzerindeki larvaların 9 haziran günü saat 19.00 ile 19.45 arasında ortaya çıktığını, buna göre cinayetin aynı gün saat 17.00 ile 19.45 arasında işlendiğini öne süren entomolog Neal H. Haskell'in bilirkişi raporuydu. İdam cezası önce müebbete çevrilen, yıllar sonra denetimli serbestliğine karar verilen Truscott, altmış bir yaşına bastığında hâlâ masum olduğunu iddia ediyordu. Aynı larvaları yarım asır sonra inceleyen başka entomologlar, larvaların yaşının, dolayısıyla ölüm zamanının yanlış hesaplandığını ve cinayetin 9 değil de, 10 haziran günü işlendiğini ileri sürdüler. Katilin, yıllarca cezaevinde yatmış Truscott olmayabileceği kuşkusu yürekleri sardı. Nitekim, 28 ağustos 2007'de Ontario Temyiz Mahkemesi, delil yetersizliğinden beraatine karar verdi. Adalet Bakanı Michael Bryant, Ontario hükümeti adına özür dilemek ve yapılan adaletsizlik nedeniyle "gerçekten üzgün" olduğunu belirtmekle kalmadı, 7 temmuz 2008'de tazminat olarak ödenecek 6,5 milyon dolarlık çeki de imzaladı.
Sayfa 35 - Doğan Kitap - IV. Baskı 2013 •"Kim Gördü Öldüğünü?' 'Ben' Dedi Sinek"Kitabı okudu
Gerçi biz, "Anan öle Cemil, baban öle Cemil / Yetim kalasın Cemil, benim olasın Cemil" diyerek göbek atarız ama, çocuk şarkılarımızdaki şiddet ve ölüm motifi, Avrupalılarınkine oranla çok daha azdır. Örneğin, "'Kim gördü öldüğünü?' 'Ben' dedi sinek, küçük gözlerimle, ben gördüm öldüğünü.' 'Kefeni kim dikecek?' 'Ben' dedi karınca, 'iğnemle ipliğimle, benim kefeni dikecek"" diye süregelen "Cock Robin'i Kim Öldürdü?" adlı İngiliz çocuk şarkısı, bir çocuk şarkısı olmak için pek serttir, ama doğanın sunduğu paha biçilmez bir hediyenin, yani ölü bir bedenin, nasıl paylaşıldığı anlatır.
Sayfa 33 - Doğan Kitap - IV. Baskı 2013 •"Kim Gördü Öldüğünü?' 'Ben' Dedi Sinek"Kitabı okudu
165 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.