Kafası işlemiyordu artık, durmuştu. Boş boş bakıyor, çevresinde olan biteni istediği gibi göremiyordu. Yaşamı boyunca hatırlamaya uğraşacağı, ona buna anlatacağı bir şeydi bu, ama yorgunluktan kafası işlemez, gözleri görmez olmuştu. İşin korkunçluğunu, önemini anlıyordu, gene de gözleri ile duyguları tam bir tembellik içindeydi. Herhangi bir olay karşısındaymış gibi...