Gerçek adı Zeynep Işıl Türkben olan yazarın babası eğitmen Rahmi Bey, annesi öğretmen Sabriye Hanım'dır. On beş yaşına kadar kaldığı ve yazarlık hayatında önemli etkileri olan Gaziantep'te ilk okulu tamamladı ve orta öğrenimini Gaziantep ve İstanbul'da okudu. Çamlıca Kız Lisesi ve İstanbul Üniversitesi, Hukuk Fakültesi'nde eğitim gördü (Andaç 2004). Ali Özgentürk'ün davetiyle Devrim İçin Hareket Tiyatrosu'nun yazar ve oyuncularından oldu, üç yıl boyunca sokak tiyatroculuğu yaptı. Oyun yazarlığı yanında tiyatro ve sinema yönetmenliği yaptı. Radyo programları yaptı, çocuklar için hazırladığı oyunlar sahnelendi (TBEA). Yaşar Kemal'in romanından uyarlanan Yılanı Öldürseler senaryosundan sonra, At, Orhan Kemal'in eserinden uyarlanan Murtaza ve Su da Yanar isimli senaryolarını hazırladı. Seni Seviyorum Rosa isimli senaryoyu, kendisinin ilham kaynağı olarak gördüğü Sevgi Soysal'ın Tante Rosa isimli eserinden hareketle hazırladı ve senaryonun yönetmenliğini de yaptı. Kimi kitapları 1980 darbesinden sonra yasaklanan yazar, TYS yönetim kurulu üyeliği yürüttü. Günümüzde İstanbul'da yaşamakta ve gazetelerde yazılar kaleme almaktadır (Andaç 2004).
İlk yazı denemei Antonioni'nin Gece isimli filmi üzerine bir eleştiri olan yazarın edebiyat dünyasında adını duyurması, şiir ve çocuklar için kaleme aldığı öykülerle başlar. Cumhuriyet, Milliyet Sanat, Maden İş, Ant, Gösteri, Yeni Düşün, Broy gibi periyodiklerin kadrosunda yer alır. Edebî dünyasının oluşmasında, doğduğu şehir Gaziantep'te dinlediği türküler, masallar ve şehrin taşra hikâyeleri, gece hayatı etkili oldu. Resimli romanlardan çizgi romanlara, pek çok türde farklı yazarlar okudu. Tiyatro ile başladığı yazarlık denemeleri, 1972 yılında Arkın Yayınları'nın açtığı Çocuk Edebiyatı yarışmasında "Güneşe Gidenlerin Türküsü" isimli öyküsü ve "Önce Selâm Ederim" isimli şiiri ile birinci olmasından sonra profesyonel bir uğraşa dönüştü (Andaç 2004). 1979'da Hayat Okulu isimli eseriyle TDK Çocuk Yazını Ödülü'nü kazandı. Eserlerinde kurmaca ve sanattan öte, samimiyete değer veren yazar, özellikle kadın duyarlığına ve geçmişin romantik anlarına odaklanır. Röportaj tekniğinin, sinematografik hafızanın baskın olduğu eserleri veren Özgentürk'ün, özellikle tek kişilik tiyatro oyunlarında ve otobiyografik etkiler taşıyan hikâyelerinde başarılı olduğu görülür.