Yıllık beş yüz sterlin bir gelir ve kendine ait bir oda.
Bir kadın için yazar olmak, kitap yazmak, şiir yazmak için gerekli ilk temel şeyler bunlardır diyor Woolf.
Kadınların erkeklere göre zihinsel, ahlaki ve fiziksel olarak aşağıda olduğu iddiasını öne çıkarıyor ve bu iddianın karşısına güçlü bir kadın olarak durmanın, yapılamaz, absürd, abes, aykırı olarak görülen ve kadınlara yakıştırılamayan edebiyatı gerçekleştirebileceğini anlatmaya çalışıyor. Tabi bunları yaparken Woolf, kendisiyle konuşuyormuş gibi yazdığı kitabında ara ara konuşma havasından kaynaklanan geçişleri de yaşatıyor.
Jane Austen ve Shakespeare, Woolf'ün yaşadığı dünyayı anlamaya çalışmasında başvurduğu öncü kaynakları olmuş. Austen'in eserleri, Shakespeare'nşn eserleri söz konusu edilirken dikkat çeken bir nokta da Shakespeare'in kızkardeşinden bahsetmesidir.
Woolf feminist değildir, Marksist değildir fakat düşüncelerini belirttiği, kadınları eleştirip yönlendirmeye çalıştığı noktalar görüldüğünde bu düşüncelere eğilimli olduğu anlaşılabilir. Hatta ataerkile karşı politik bir duruş bilr sergiliyor gibi görünmesine karşın sadece yazarlığını sergileyen materyalist biri olmuştur.
Ve kadınlardan Shakespeare'in tek bir dize dahi yazamadan ölen ama büyük bir şair olarak ölen kızkardeşi gibi olmalarını ister.