Sayfa Sayısına Göre Koğuş Türkiye Koğuş Dünya Sözleri ve Alıntıları
Sayfa Sayısına Göre Koğuş Türkiye Koğuş Dünya sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Koğuş Türkiye Koğuş Dünya kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sokak başında tezgâh kurmuş, kadın eti satan yirminci yüzyıl kasabı. Ne bilsin onları? Her bekleyeni, her bakanı göremez, bilemez. Onlardan uzak yürüyor. Sokakta et kokuyor. Caddelerde, insanlık kurban ediliyor, güya, kurtuluş adına.
Artık masum insanlar ölmesin. Analar ağlamasın. Kandırılmış; Ayının, Sam Amca'nın piyonu durumuna sokulmuş, gençlere el atılsın, girdikleri bataklık kurutulsun, yardım edilsin onlara. Daha fazla, yalanlarla avunmasınlar. Yalan binasının ihtişamına kaptırmasınlar kendilerini. Onları bataklıktan çekip alsınlar.
Ey gezinen insanlar! Hür olduklarını sanan zavallılar! Ona buna kulluk edenler! Boyunlarında görünmez iplerle başkalarının kıçlarına bağlamışlar! İnsan olmayı unutmuşlar! Sizler!
Ne duyan, ne gören ne işiten var. Yok kimse. Yok insanlar... Herkes kendi kurduğu dünyasında yaşıyorlar. Bir başkasının mutluluğu, mutsuzluğu kimseyi ırgalamıyor. Ne biçim...
O da uyumak istiyordu. O da bir şeyler duymadan, görmeden yaşamak istiyordu. Ama insandı, aklı vardı, muhayyele gücü vardı. Düşünmeden, görmeden, etmeden, yaşamazdı. Olmazdı...
Uzuyor sohbet. Söz dolanıp dolaşıp günlük siyasetin icaplarına geliyor. Salman dertli gibi. Beğenmiyor lideri. Olmadık işler yaptı diyor. İslam onun yüzünden Türkiye'de zedelendi diyor. Hizmet edeyim derken, zaralı oldu diyor. İyi bir insan olmak başka, lider olmak başka diyor. Hülasa memnun olmadığını belirtiyor.