Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Koğuş Türkiye Koğuş Dünya

Remzi Çayır

En Eski Koğuş Türkiye Koğuş Dünya Sözleri ve Alıntıları

En Eski Koğuş Türkiye Koğuş Dünya sözleri ve alıntılarını, en eski Koğuş Türkiye Koğuş Dünya kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çocuklar oynamayı unutmuş, küçüklüğünü yaşamadan büyük olmayı idrake çalışıyorlardı.
Oruç bir türlü rahata eremedi. Sevmedi bugünü. Sevmedi bu beraberliği. Kaçmak, uzaklara gitmek, herkesten ayrı bir yerlere varmak ve orada yalnızlığı yudumlamak iştiyakına kapıldı.
Reklam
Böyle siyaset olmaz olsun. Kimi kan kusuyor, kimi alenen yalan söylüyor, kimi milletin gözüne baka baka palavra sıkıyor. Siyaset bu kadar seviyesiz yapılmaz...
Gülçin gözüktü. Bu denli karmaşık bir toplumda taze ve saf bir yürek. Riyakârlık bilmeyen bir kişilik... Samimiyet ve bağlılık... "Seviyor! Ben? Ben de seviyorum galiba. Demek galiba, öyle mi? Emin değilsin. Bilmem... Şu var ki, o başka, ayrı ve o pak bir yüreğe sahip... Her an demode olan değerler curcunasının ortasında kendini korumayı becerebilmiş birisi...
Reklam
Nereye ve niçin gidebilirdi? Gayesiz bir insan. Boşlukta asılı kalmış. Hiçbir yana yürüyemez ve "Yeter, bıktım, yeter!" diye isyan edemezdi. Ayakları yere değmez; asılıdır boşluğa. Sallanacak. İdam mahkûmu gibi. Tek farkı nefes alacak... Yavaş yavaş ölecek. Bir anda bütün uzuvları devre dışı kalmayacak. Tek tek fonksiyonlarını yitirecek ve solacak, kuruyacak ve....
Akşam da olmuyor, nereye gitsem ki? Gece güzel, gece dost. Gece birçok ayıbı örter. Karanlık iyi. Karanlık hoş. Karanlık bir elbise. İnsanın ayıplarını, kötülüklerini, pisliklerini örter. Karanlığı beklemeli.
Başka bir konu bulalım. Boş ver! Şimdi... Anladı, kızacaktı. Bam teline basmak iyi neticeler doğurmazdı. Levhalaşmış bütün sözleri okudular. Güçlerini birleştirerek, indiler aşağıya... Maltepe... Ve akşamın karanlığına dek süren mutlu bir beraberlik...
Asıl suçlu, bu milleti idealsiz ve ülküsüz bırakanlarda. Bir sürü gayesiz ve vasıtasız insanlar yığını...
Reklam
Kızılay'a yolculuk. Otobüsün içinde. Kalabalık. Her durakta yük oranı fazlalaşmakta. İnsanlar bir beden. Birbirine yapışmış bir halde. Nefes almak dahi güç Zor bir yolculuk. Hem ne diye bindi ki? Ne işi var Kızılay'da? Ne yapacak? Kimi görecek?!
Hayır dostum hayır. Ben Türkiye'nin hakikatlerinden bahsediyorum. Bunun adı siyasetse evet siyaset yapıyorum. - Neyse boş ver. Siyaseti bırak da, kadınlara bak! Koklanmayı bekliyorlar. Doymaz mısın? İnsan biraz insan olur! - O nasıl söz öyle? İnsanım demek başka, insan olmak başka. Bu hâller ayrı ayrı şeylerdir.
Namuslu insan sayısı her gün azalıyor. Bu da mevcut nizamın bir mahareti
İktidar? Kim iktidar. Hangi güç? Nedir gayeleri? Bu vatana ne hizmet yapacaklar? Hayır hayır inanamıyorum. Samimi değiller. Hepsi menfaatperest ve mevki hayranı kimseler. Yüce ideallerin insanı olamazlar. Hükmettikleri insanların ıstırabını duyamazlar. Vicdanlarında yarın hesaba ve çekilme korkusu ve duygusu bulunmayanlar çıkarlarından ve zevklerinden vazgeçemezler. Onlar ancak çöplükte horoz rolünü oynarlar...
Hiç naylon bebek duygulanır, düşünür mü? Olmayacak hedefler seçtiler. Dininizi değiştirin, milliyetini muğlaklaştırın dediler. Başarılı oldular. Meyveler ortada.
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.