Koşucular
Olga TokarczukEn Eski Koşucular Sözleri ve Alıntıları
En Eski Koşucular sözleri ve alıntılarını, en eski Koşucular kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu akşam, dünyanın sonu. Bense ona, oyun sırasında, istemeden, rastlantısal olarak dokunabilmiştim. Onu keşfetmiştim, çünkü beni bir anlığına yalnız bırakmışlardı,
...tüm tehlikesine karşın hareketli olanın, durgunluktan daha iyi, değişimin durağanlıktan daha soylu olacağına karar vermiştim: hareketsizlik dağılmalı, bozulmalı un ufak olmalıydı, hareket ise sonsuza dek sürecekti.
Sayfa 10
Irkutsk-Moskova
P204 Irkutsk-Moskova
Irkutsk-Moskova uçağı, Irkutsk'tan sabah saat 8:00de hareket ediyor ve aynı gün, aynı saatte Moskovaya iniyor. Bu, güneş doğarken olan bir an, yani hep tanyeri ağarırken uçuyor. O kocaman şimdi, yani şu an, sürüyor büyük ve geniş Sibirya gibi. Bu, tüm ömrün itirafı için bir zaman olmalı. Uçağın içinde akan ama dışarıya sızmayan zaman
Sayfa 204Kitabı okudu
Kara Madde
P204 Kara Madde
Kara madde .... Hani hakkında bir şeyler bildiğimiz ama hiçbir aletle dokunamadığımız şey. Matematikçiler, var olduğuna ait kanıtların karmaşık hesaplarla açıkça ortada olduğunu söylüyor. Her şey onun evrenin dörtte üçünü kapsadığını gösteriyor. Evrenimizi oluşturan açık renk maddemiz çok daha ender görülüyor.
Sayfa 204Kitabı okudu
Koşucular
P220 Koşucular
Mutlu çünkü aklında hiçbir düşünce, endişe, beklenti ve umut yok. İyi bir durum.
Sayfa 220Kitabı okudu
Üstü kapalı bir biçimde insanın kendini tanımadığı kabul edilir ancak ona zekice düzenlenmiş sorular sorulunca aynı adam kendini tam olarak görebilir.
Kendine soru soruyor, kendisi cevaplıyor.
Bilmediği sırlarını da yine farkında olmadan ağzından kaçırıp kendine söylüyor.
Balinalar. Havada boğulmak
P246 - Balinalar. Havada boğulmak
Billy orka, havada boğulmuştu.
İnsanlar kedere gark oldular.
Ama bunların bazıların kurtarıldığı da olurdu. Pek çok çabadan ve onlarca gönüllünün fedakârca çalışmasından sonra, balinalar derin bir nefes alıp okyanusa dönerlerdi. Gökyüzüne o ünlü fiskiyelerini nasıl da sevinçle fişkırttıkları görülürdü. Plaj çok memnun olurdu buna.
Birkaç hafta sonra da Japonya kıyılarında yakalanır, güzelim bedenleri köpek mamasına çevrilirdi.
Sayfa 246Kitabı okudu
Kunicki.Kara - İnternet
S309-310 Kunicki. Kara
İnternet bir sahtekâr. Sana isteklerini yerine getireceğine dair pek çok söz veriyor, aradığını bulacağını söylüyor; istek, istekleri yerine getirme, ödül. Ama aslında bu sözler bir yem çünkü hemen transa ve hipnoza geçiyorsun. Bu yollar çabucak ayrılıyor ve çoğalıyor, onları izleyerek, sürekli olarak biçim değiştiren ve dönüşümlere uğrayan bir amaç peşinde koşmuş olursun. Basılan yer kayganlaşır, varılacak yer unutulur, son hedef, amaç gözden kaçar, her zaman verebileceğinden daha fazlasını vaat eden, utanmazca ekranın altında bir evren varmış gibi poz yapan bir sonraki sayfanın göz kırpmasıyla yok olur.
Sayfa 309Kitabı okudu
Kunicki.Kara - Çocuk
S314 Kunicki.Kara
Oğlu küçükken, bebekken Kunicki onu bir insan olarak görmezdi. Bu iyi bir şeydi çünkü yakındılar. Oysa insan, her zaman uzaktır. ..... Insanın çocuğu çok küçükken uzun boylu düşünmesi gerekmez, her şey açık ve doğaldır. Çocuğu göğüse bastırma, onun ağırlığı, kokusu, her şey tanidik ve etkileyicidir. Ama çocuk insan değildir. Omuzlarını silkip "hayir" demeye başladığında insan olur ancak.
Sayfa 314Kitabı okudu
Kairos - Kadın
S333 Kairos
Sık sık yaşamının nasıl olduğunu düşünüyor ve şu sonuca varıyordu ; aslında bu çok basit bir gerçek, erkekler kadınlara, kadınların erkeklere duyduklarından daha fazla ihtiyaç duyuyorlar. Karen, kadınların erkeksiz çok rahat idare edebileceklerini düşünüyordu. Kadınlar yalnızlığa dayanıkllar, sağlıklanına bakıyorlar, daha dirençliler, dostluklarının üzerine titrerler
-aklından başka karakter özellikleri de geçiriyor.....
Sayfa 333Kitabı okudu
Eğer bir kuyunun dibinde bulunursan yildızları gün boyu görebilirsin.
Sayfa 96Kitabı yarım bıraktı
Kalp. Tüm gizemi ebediyen çözülmüş işte şekilsiz yumruk büyüklüğünde koyu krem rengi bir blok. Koyu krem rengi, bedenimizin rengi, grimsi bir krem, grimsi kahverengi, çirkin renkler, bunu akıldan çıkarmamak gerek. Ne evimizin duvarlarını bu renge boyarız ne de bu renk bir araba isteriz. Bu renk karanlığın, iç mekanların, güneşin ulaşamadığı yerlerin, maddenin nem içinde, yabancı bakışlardan gizlediği yani gösteriş yapılmasına gerek görülmeyen yerlerin rengidir. Yalnızca kan sayesinde abartılı halini gösterir; kan onun uyarısı, bedenimizin kabuğunun açıldığını haber verwn kırmızı alarmdır. Dokunun sürekliliği kesilmiştir.
Aslında içimiz renkten yoksundur. Eğer düzgün bir biçimde yürekteki kan yıkanırsa o yürek sümük gibi görünür.
Sallan, hareket et, ancak bu biçimde onu atlatırsın. Dünyayı yönetenin hareket üzerinde hükmü yok ve biliyor ki bedenlerimiz hareket içinde kutsaldır ancak hareket edersen ondan kaçabilirsin. Çünkü o hareketsizler ve ölmüşler üzerinde egemendir, etkin olmayanlar ve iktidarsızlar üzerinde egemendir. Demek ki hareket edeceksin; sallan, yuvarlan, yürü, koş, kaç, eğer unuturda durursan onun kocaman elleri seni yakalar kuklaya çevirir ve gaz duman, kent çöplüğü kokan nefesiyle seni sarar.
Senin renkli ruhunu, kağıttan, gazeteden kesilmiş küçük, dümdüz bir ruhçuğa dönüştürür, seni ateşlr, hastalıkla, savaşla tehdit eder; öyle ki zaman gelir sakinliğini yitirir, uyumayı falan bırakırsın. Seni etiketler, kayıtlar, bu yenginin belgesini de eline tutuşturur. Aklını önemsiz şeylerle meşgul eder; ne alayım, ne satayım, nerede ucuz, nerede pahalı gibi. Artık bundan sonra ufak tefek şeyler yüzünden endişelenir olursun-benzin fiyatları ve bunun kredi ödemeni nasıl etkileyeceği gibi. Artık bundan sonra, her günün sanki cezalıymışsın gibi acı içinde geçer ama kim bir suç işlemiş, nasıl bir suç işlemiş, ne zaman olmuş, bunu asla öğrenemezsin.