3. kitap bitti. İlk kitabın yorumunda karakterler adına yorum yapmak için çok erken hissetmiştim -ki doğru da hissetmişim-. Bir bölümde sevmediğim karakteri tek bir hareketiyle "aaaa ne kadar da farklı düşünmüşüm karakter hakkında" diyebiliyorum. Yalnız ve yalnızca şu ana kadar en başından beri tek değişmez karakterim, en en en birinci favorim tabiki Tyrion Lannister oldu. Sanıyorum yıllar geçse de Tyrion'ın olduğu bölümleri tekrar tekrar okuyabilirim. .
Kralların çarpışmasında en çok dikkatimi çeken ve beni etkileyen noktalara gelicek olursam; birincisi iç seslerin, konuşma ve yaşanan olaylar içine çok güzel yerleştirilmiş olması, ikincisi de rüyalar. Resmen soluksuz okuduğum bölümler; duygulara daha çok öncelik tanınan ve net olarak aktarılabilenlerdi. Dolu dolu hissettim diyebilirim. .
Diğer karakterler ve hatta krallıklar konusunda hâlâ oldukça kararsız ve sanırım biraz da tarafsızım.
.
Zaten kurgusu on numara olan bir iş. Karakterler bir puzzle parçası gibi oturmuş. Bir tanesinin bile eksikliği büyük resimde çok büyük eksiklikler yaratabilirmiş gibi geliyor bana.
.
Serinin devamında neler hissediceğimi çok çok çok merak ediyorum.