Külü Yok Belleğin kitaplarını, Külü Yok Belleğin sözleri ve alıntılarını, Külü Yok Belleğin yazarlarını, Külü Yok Belleğin yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İnsan tek alevdir yeryüzünde
Göğü ve mevsimleri ısıtabilen
Lanetlendi o alev ve öldürüldü
Budandı
Ve kireç suyuna verilen doğal sıcaklığı
Ey sönmeye yargılı fosilleşmiş çiçek
Çukurdaki sönmüş yıldız
Kürek kürek çıkarıyordu kemikler
Külden merdivenlerle iniyorlardı kardeşlerim
Çığlıkların dolabı dönüp duruyordu
Azap çektirilen tüm
"Burada başıboş dolaşan,
döşeme taşlarını çizmeleriyle çınlatan zamanım ben.
Peleriniyle geçen ve kilin karnına usluca dokunan zamanım,
tortular arasında insan soluğu arayan bir büyücü gibi.
Sessizliğin en son kopuşuna ve yanmasına kadar
yaşamların Arius ipinin çözüldüğü labirente gel benimle.
Orada doğdum,
zamanın kucağında, taşların kara olgunluğunda orada yaşadım.
Yüzyıllarca yangın ve gölge imparatorluğuna hükmetmek üzere
kutsal sudan krizalitimi orada terkettim,
şimşek ve depremlerin büyük kahkahası için bir sarayda,
ters yatmış bir bakır ve kobalt gemisinde
yeryüzü yıllarından daha uzun gecelerce dolaştım!
Kör sular ve bitkilerle giyinik, alıştım karanlığa,
yaşamın tersi değil ama uzaması, soyumdan gelen karanlığa,
buzdağı zamanın suya batık temeline.
Orada doğdum ben, orada yaşadım
milyonlarca çığır yılının akkor tabakalarında,
kömürün ağaç biçimli ambarlarında,
akiklerin kavrulmuş katedralinde.
İlk ağacın uyanmasını bekledim,
İlk soluğunu insanın ateşin hecelerine dikkatli yüreğimde.
Taşa arma çizdiğini gördüm insanın,
taşın en karasına kendi düşünü işlediğini.
Ve su bana insan biçimini, zaman yüzümü verdi,
gecenin humusundan çekip çıkardı evcilleştirmek için güneşi."