Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kuşatma

Füruzan

Kuşatma Sözleri ve Alıntıları

Kuşatma sözleri ve alıntılarını, Kuşatma kitap alıntılarını, Kuşatma en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
'Ne olursa gidene' derler ya ben inanmam bu söze. Ne olursa kalana olur.
Sayfa 70 - YKYKitabı okudu
Guevera'nın sakallı, yakışıklı yüzünü çağrıştıran her şey çağdaş bir bildiridir bana.
Reklam
"Çocukluk bir ak kitaptır. Her şey derin yazılır. "
"Çocuktu, bir utançta direnemeyecek kadar unutkandı. "
'Ne olursa gidene’ derler ya ben inanmam bu söze. Ne olursa kalana olur.
Sayfa 70 - Yapı Kredi Yayınları - Kuşatma
"Yaşadıkları düzende acı duymamanın çıkar yolu geçmişi de geleceği de unutmaktaydı. "
Reklam
— Kul sıkılmadıkça Hızır yetişmez. Sıkılmışlardı, donmuşlar, üşümüşler, aç kalmışlar, ölümü görmüşlerdi. Gene de o kapı hâlâ açılmamış, Hızır yetişmemişti.
Sayfa 111
"Ikimizin üstündeki de kara bulut ya, bana düşeni iyice umarsız. "
Yanlış burada işte. Değmeyenle konuşmak.
Sayfa 44 - Yapı Kredi Yayınları - Tokat Bir Bağ İçinde
"Insan doğmuşsa yaşaması süresince sevinçlere, beklemelere hazır olmalı diye düşünürdü o zamanlar."
Reklam
Caddede kaldırımlar boş, ama taşıtlar var gidip gelen. Ara vermezler hiç gidip gelmeye bu kentin taşıtları. Yaşamada, kentliler, nöbetleşe yer değiştirirler. Gece eğlence yerleri, kabuklu parlak görüntülerini, sentetik renklerini dayar burnuna tümünün. Mutlu olmanın yolları açıktır onlara. Ne istenirse vardır. Aslında istedikleri kolaydır, verilir. İş parada.
Sayfa 25 - YKYKitabı okudu
Haklı olanlara haklarını savunmayı öğreteceğiz. Öğrenecekler de, öğreniyorlar da. Çünkü temelde tek güvenilecek çıkıştır bu.
Umuda benzeyen şeylerin ne olduğunu kestiremezdi. Ama yeni ve inanılmaz günlerin olacağını düşünürdü. İnsan doğmuşsa yaşaması süresince sevinçlere, beklemelere hazır olmalı diye düşünürdü o zamanlar. Yıllar geçmişti. Kendi payına düşeni yaşamıştı. Yeniden başlamak yoktu onların semtinde, sürdürmek vardı. Kızı büyüyecekti, onu beklemek, ona bakmak gerekiyordu. Kızıyla göbek bağını kesen ebe ne demişti: “Canından can koptu, kolay mı?”
Sayfa 110
Eğitimcilerimiz bizi hep gözetlediler. Kendilerine benzetmek için hiçbir çabayı esirgemediler. Tam başarılı olmayışlarının nedeni, “bence yürekleri soğumuştu, okulların oynanmayan, yaşanmayan ön bahçelerine özenmeleriydi.” Yaşamadaki değişmeyi izleyemeyecek denli kendileriyle doluydular. Uyumları bu çıkıştan geliyordu. Yitirdikleriyle hiç alışverişleri kalmamıştı onların. Genç olmamışlar mıydı? Yurdun çeşitli yerlerinden kopup gelmiş, kıtı kıtına parayla yetinip yetişmiş öğrencilerinin kişiliklerindeki özü, halk olma benzeşmesini, hiç önemsemediler.
Sayfa 62
Çocukluğumdan kalan kapalı kapıların ardında mayalanıp durmuş, çökelmiş anılarımı, nasıl da anlatmıştım coşkuyla... Bir kıyı meyhanesindeydik. Onca kalabalığın içinde tekliğini koruyordun. Herkes içkili, gevşekti... Kolay çağrışımlı duyarlıklarının tadını çıkarıyorlardı. Sade ve akıllıydın sen, hep ilk gördüğüm günkü gibi. Nerden deşilmiştim sana doğru?
Sayfa 3
602 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.