Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Batı ve Hasımları

Labirent

Amin Maalouf

Labirent Gönderileri

Labirent kitaplarını, Labirent sözleri ve alıntılarını, Labirent yazarlarını, Labirent yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...Ne Çin, ne Amerika, ne Rusya, ne Hindistan, ne İngiltere, ne Almanya, ne Fransa hatta ne de birleşmiş bir Avrupa bu kadar ezici bir konumda bulunmayı hak etmiyor. İstisnasız hepsi, ne kadar soylu ilkeler sahip olursa olsunlar, kendilerini kadir-i mutlak bir konumda bulurlarsa, kibirli, yırtıcı, zorba, nefretlik bir çehre takınacaklardır...
288 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Kitap,gazetelerin haftasonu eklerinde yayınlanan zevkli bir köşe yazısı, uzun bir makale kıvamında. İçerisinde bize uzak olan Japonya, Çin ve pek de uzak olmadığımız Rusya ve ABD'nin tarihi ile ilgili belli saptamalar var. Bir solukta okunabilir, entelektüel bir bakış açısı. Siyasetten arınmış, ideolojilerin dışında, tamamen dünyanın geleceği için sağlıklı bir bakış açısı...
Labirent
LabirentAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202451 okunma
Reklam
288 syf.
10/10 puan verdi
Geçmişten bugüne Japonya ,Çin ve Rusya'nın batı medeniyetleri ile tarih sahnesindeki rollerini yaşadıklarını anlatan çok güzel bir kitaptı. ''Çok geç değil. Bu "labirent"ten çıkma olanaklarına sahibiz. Yeter ki önce yolumuzu yitirdiğimizi kabul edelim ...'' ile bitişi tam ders niteliğindeydi.
Labirent
LabirentAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202451 okunma
"Geçmiş, artık yeni oyunun önsözü sayılmalı; Gelecek ise senin ve benim gösterimize bağlı." William Shakespeare
Sayfa 259
Bir adam bu duygunun sözcülüğünü üstlenmişti: Abraham Lincoln. Ulusal ölçekte bir yazgısı olacağını pek az kişinin öngördüğü kavgacı bir siyasetçiydi ama yurttaşların işitmeye gereksinim duydukları sözcükleri bulmayı bildi: "Kendi içinde, kendine karşı bölünmüş bir ev ayakta kalamaz. Bu ülke artık bir yarısı kölelikten, diğer yarısı özgürlükten yana olarak yönetilemez. Evin çökeceğini düşünmüyorum. Ama artık bölünmüşlükten vazgeçmeli."
Sayfa 216
Büyük Serdümen her şeyden önce bir iletişim dehasıydı. Bunun bilincindeydi ve yakınlarından oluşan ufak meclislerde zaman zaman "propagandacı" yetenekleriyle övünürdü. Şekillendirdiği veya popülerleştirdiği ve o öldükten sonra da yaşamaya devam eden "İleriye Doğru Büyük Sıçrayış", "Yüz Çiçek", "Kültür Devrimi", "İktidar namlunun ucundadır", "Emperyalizm kağıttan bir kaplandır" veya "Doğu yelleri Batı yellerini alt eder" gibi özlü deyişler, onun bu yeteneğini kanıtlamaya yeter.
Sayfa 164
Reklam
Ne denli derin ve güçlü olsa da, dünyadaki bu dönüşümün algılanması her zaman pek kolay değildi. Çinli yöneticiler etraflarına baktıklarında kendileri kadar izolasyonist olan ve 19. yüzyılın ortasına kadar öyle kalacak Japonya ve Kore'yi görüyorlardı. İmparatorluk sarayının ileri gelenlerinin, "değişmez" düzenin hala sürebileceğine inanmak için geçerli nedenleri vardı.
Sayfa 130
Dünyanın her yerinde ehliyetsizlik, şevksizlik, kıtlık, hatta sistemin çevresinden dolanabilenler ile ona yüzde yüz maruz kalanlar arasında hemen göze çarpan eşitsizlikler üretmiştir.
Sayfa 113
Bu siyasal ve toplumsal kaynaşmaya dikkat çekici verimlilikte bir kültürel bolluk eşlik ediyordu. Rusya çeyrek asır içinde, Puşkin, Gogol, Tolstoy, Dostoyevski, Çehov veya Turgenyev gibi yazarlarla dünya edebiyatının en büyük tarihsel dönemlerinden birine imza atmış, Çaykovski, Mussorgski, Rimski-Korsakov gibi isimlerin yansıttığı büyük bir müzik geleneği yaratmıştı.
Sayfa 67
Oysa bugün herkes bilmektedir ki modern bir toplumun refah, ilerleme, demokrasi, özgürlük, eşitlik içinde yaşama, diğer toplumlardan saygı görme, hatta günümüzdeki kadar zorlu bir dünyada hayatta kalma kabiliyetini belirleyen, kadınlarla erkeklerin, gençlerle yaşlıların eğitim düzeyidir
Sayfa 61
Reklam
Hem halkın hem de karşılaştığı herkesin sevip saydığı, dinamik, genç bir imparator; çevresinde ise akıllı becerikli kararlı dünyaya açık ve kendilerinden çok ülkelerini düşünen bir avuç adam. Birkaç yıl içinde kimsenin mümkün olabileceğini düşünmediği ve uluslarını geri dönülmez bir biçimde cehalet ve yoksulluktan kurtaran bir dönüşümü başardılar.
Sayfa 51
Avrupalılar bir avantaj gördükleri yerlerde, özellikle de Amerika kıtalarında ve Avustralya'da, iskan yoluyla koloniler kurdular; yerel nüfus topluluklarıyla kimi zaman karışsalar da çoğunlukla onları topraklarından ettiler, kovdular veya katlettiler. Başka yerlere askerlerini ve idarecilerini göndermekle yetindiler.
Sayfa 18
....hiçbir ulus, hiçbir insan topluluğu, hiçbir uygarlık havzası, gereken tüm erdemlere ve tüm yanıtlara sahip değilse; şayet hiçbirinin diğerleri üzerinde hakimiyet kurma kapasitesi ve hakkı yoksa ve hiçbiri de boyun eğmek, aşağıya çekilmek ve marjinalleştirilmek istemiyorsa; gelecek kuşaklara daha dingin, soğuk ya da sıcak savaşların olmadığı, üstünlük adına sonu gelmez mücadelelere girişilmeyen bir gelecek hazırlamak adına, dünyamızın nasıl yönetildiğini yeniden ve derinlemesine düşünmemiz gerekmez mi?
Sayfa 11
Mazi ta kökünden silinsin, Biz başka âlem isteriz Bizi hiçe sayanlar bilsin, Bundan sonra her şey biziz.
Oysa Bugün herkes bilmektedir ki modern bir toplumun refah, ilerleme, demokrasi, özgürlük, eşitlik içinde yaşama, diğer toplumlardan saygı görme, Hatta günümüzdeki kadar zorlu bir dünyada hayatta kalma kabiliyetini belirleyen kadınlarla erkeklerin gençlerle yaşlıların eğitim düzeyidir
73 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.