Üstad hazretleri diyor ya hani:
"Lâyemut (Ölümsüz) değilsin, başıboş değilsin, bir vazifen var. Gururu bırak, seni Yaratanı düşün, kabre gideceğini bil, öyle hazırlan." (
Lemalar)
İnsan bir nebze tefekkürle şu kısacık dünya hayatında nefsine tabi olmakla, ebedi ahiret yurdunu mahvetmenin ne feci bir hata olduğunu idrak edebilecekken; nasıl da ölüm yokmuş gibi, kabir yokmuş gibi, âhiret yokmuş gibi, Rabbine hiç döndürülmeyecekmiş gibi yaşayabiliyor?
Hırs ihlası kırar, amel-i uhreviyeyi zedeler. Çünkü bir ehl-i takvanın hırsı varsa teveccüh‑ü nâsı ister. Teveccüh‑ü nâsı müraat eden, ihlas-ı tammı bulamaz. Bu netice çok ehemmiyetli, çok cây-ı dikkattir.