Bir dönem Tolstoy okumak benim için bir alışkanlıktı halen kütüphanemin bir rafı sadece Tolstoy kitapları ile dolu .
Belki bu nedenle Henri Troyat'ın bu kitabından etkilendim. Kitabın büyük kısmı Tolstoy'un hatıra defterlerinden alınmış tabii burada ilginç olan diğer bir şey daha var Tolstoy karısı ile bir anlaşma yapıyor, her ikisi de hatıra defterlerini okuyabiliyorlar, böylece bu kitap aynı zamanda Tolstoy'un karısının hatıra defterinden alıntılarla dolu. Açıkçası bu kitap Tolstoy'un yaşamını bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor .
Büyük yazarın bilmediğiniz yönlerini ,karısı ,kızı ve en yakın arkadaşı ( müridi demek daha doğru olur ) ile olan ilişkilerini, korkularını, felsefesini ve en önemlisi çar ve Rus sosyetesinin onu nasıl gördüğünü anlıyorsunuz.
Tolstoy'un kitaplarındaki kahramanların karakterleri için çoğunlukla çevresindeki insanlardan esinleniyor .
Tolstoy, yazdığı romanı bitirince akşamları birlikte yaşadığı insanlar ile ( en az yirmi kişi ) sobanın etrafında toplanarak yüksek sesle kitabı okumaya başlıyor. Bu sırada karakterler ortaya çıktıkça çevresindekiler bu benim bu benim diyerek tahminde bulunuyorlar.
Belki küçük bir detay ama kitabı okuduktan sonra bazı kitapları daha fazla anlam kazanıyor.Örneğin ;
Bu kitabı okuduktan sonra KREUTZER SONATI kitabını tekrar okudum .
Çünkü Tolstoy bu kitabı, karısını piyano öğretmeninden kıskandığı için yazmış .