Leylak ve Bayrak

John Berger

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bu dünyada ne yaptığını bilen o kadar az insan var ki.
Sayfa 145 - İletişim Yayınları, Çeviri: Murat Belge, Taciser BelgeKitabı okudu
+ Bağışlanmaya inanır mısın? - Köyden hatırladığım bir rahip vardı... Tanrı bağışlar, derdi. Bağışlamanın tanrısal olduğunu söylerdi. Daha da ileri giderdi, bağışlama yoksa Tanrı da yoktur, derdi. Tanrı bağışlamadır, derdi. + Öyleyse yalnızız ve bağışlanmıyoruz... /... / Öylece durdu orada, hiç kıpırdamadan... ve... ancak bir bedenin bir bedeni bağışlayabildiğini ve bağışlanma denen şey gelecek olursa ilgili bedenlerin salgıladığı bir şefkat peteğinden süzülüp geleceğini öğrendi... gözlerini yumdu, bağışlamanın hiçbir zaman bir yargının sonucu olamayacağını gördü. Bağışlama bir ilke değildir, dudakların kapalı gözler üstünde gezinmesidir. Eski İngilizce 'forgiefan'daki -for ön eki, Yunanca 'peri' gibi, kuşatan, çevreleyen, kucaklayan demektir."
s. 196 / s. 205Kitabı okudu
Reklam
geri geliyor mudur ki?... belki...
"Platformdaki insanlar trenin gelmesini bekliyorlardı. Yukarıda sokaklarda kış hüküm sürmekteydi, kadınlar, erkekler paltolu ve eldivenliydiler. Bazıları gazete okuyor, bazıları kulaklıktan gelen ritme göre bacaklarını sallıyorlardı. Çoğu da demiryolunun karşısındaki platformda durup kendilerini evlerine götürecek olan aksi yönden gelecek treni bekleyen öbür insanlara boş boş bakıyordu. Her akşam aynı şey. Yüzleri hüzünlüydü. Sabırlarını yitirmemişlerdi ama, gönüllerini yitirmişlerdi. Belki, uzaktaki banliyölerde trenden inip ağaçlarla çevrili evlerinin ön pencerelerindeki ışığın yandığını görünce, gönlün ışığı da geri geliyordur."
Yanyana, ama birbirimize görünme­den yaşıyoruz.
Hayat bileylenmiş bir bıçak kadar ince. Gerisi Tanrı.
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.