Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

M. İlmiye Çığ Nasıl Büyük İnsan Oldu?

Salim Koçak

M. İlmiye Çığ Nasıl Büyük İnsan Oldu? Hakkında

M. İlmiye Çığ Nasıl Büyük İnsan Oldu? konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
2
Okunma
Beğeni
334
Görüntülenme

Hakkında

Sümer Uygarlığı'yla ilgili yaptığı önemli bilimsel çalışmalar nedeniyle kendisinden "Son Sümer Kraliçesi" diye bahsedilen M. İlmiye Çığ'ın çocukluğunu hiç merak ettiniz mi? Çocukken en sevdiği kitaplar hangileriydi? Büyüdüğünde, Türkiye'nin ilk kadın Sümerolog'u olmakla kalmayıp, eşsiz kaynaklar bırakmak suretiyle bütün dünyanın bilimsel birikimine katkıda bulunacağı o günlerde belli miydi dersiniz? Arkadaşı Hayrettin Karaca'yla birlikte TBMM'nin önünde yaptıkları eylemin amacı sizce ne olabilir? Eskişehir'in bir köyünde öğretmenlik yaparken onu en çok ne üzmüştür dersiniz? İşte bu soruların yanıtlarını ve daha fazlasını bu kitapta bulacaksınız. Hatta bu büyük bilim insanıyla ortak yanlarınız olduğunu görecek ve şaşıracaksınız belki, kim bilir... (Tanıtım Bülteninden)
Tahmini Okuma Süresi: 2 sa. 43 dk.Sayfa Sayısı: 96Basım Tarihi: 2014Yayınevi: Kaynak Yayınları
ISBN: 9789753439046Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Salim Koçak
Salim KoçakYazar · 12 kitap
1949, Konya. İlk yazıları Konya Maarif Koleji lise bir öğrencisi iken Yeni Konya, Şehir Postası ve Yeni Meram gibi Konya’nın yerel gazeteleriyle Cumhuriyet gazetesinde yayınlanmaya başladı. Daha sonraki yıllarda Son Havadis, Tercüman, Ortadoğu gibi gazetelerle Hisar, Türk Edebiyatı, Milli Kültür gibi dergilerde yazdı. Köşe yazarlıkları yaptı. Üniversite öğrencisiyken Türkiye’de OYUN adlı ilk zekâ oyunları dergisini çıkardı. Konya Şehir Tiyatrosunu kurdu. Oyunlar yazıp, sahneye koydu. O yıllarda Konya’nın tek salonu olan Devlet Tiyatrosu salonu üç yıl sonra siyasi nedenlerle elinden alınınca tiyatro macerasını noktalamak zorunda kaldı. 1986-1991 yılları arasında Halka ve Demokrasiye Sözcü adlı dergiyi çıkardı. Bülent Ecevit’in çıkardığı Arayış dergisinden sonra 12 Eylül rejimine karşı bayrak açan ikinci dergi oldu. Kenan Evren’le Turgut Özal’ın açtığı davalardan toplam 36 ay hapis cezası aldı. Paraya çevrildi. Süleyman Demirel, Aydın Menderes ve Tansu Çiller’e danışmanlık yaptı. Antalya Altın Portakal Kültür ve Sanat Vakfı’nda basın ve başkan danışmanı olarak çalıştı. Kanada merkezli uluslararası bir kültür-sanat etkinliğinin Türkiye temsilciliğini yürüttü. (1992-1993) KKTC’de Haber adlı günlük gazetenin kurucu genel yayın yönetmenliğini ve başyazarlığını yaptı. (1998) Merkezi Londra’da bulunan Celebrity Speakers Associates (CSA) – Ünlü Konuşmacılar Ajansı’nın profesyonel liderlik ve motivasyon konuşmacıları portföyüne kabul edildi. (2000) Bu arada kendini çocuklara adadı. 200 bin çocukla buluştu. Onları eğlendirirken kendilerine daha fazla güven duymalarını sağlamaya çalıştı. Bu sayede ülkesinin çocuklarını daha yakından tanıma fırsatı buldu. Tanıdıkça da kişiliklerine, zekâ ve mantıklarına duyduğu hayranlık arttı. Kültür, sanat konferansları verdi. Anne babalara anne-baba-çocuk ilişkisi üzerine konuşmalar yaptı. Çocukların da bir “birey” olduğunu, çocuk olsalar bile bebek olmadıklarını anlatmaya çalıştı. Ama bunu, çocuklarla yaptığı gibi güle-oynaya değil; çoğu zaman vicdan azabı duymalarını sağlayarak yaptı. Kanal 6, E tv, Ulusal Kanal, Kanal A televizyonlarıyla Martı FM, Dost FM ve Yıldız FM radyolarında Söz Çocukların, Bay Muhalif, Yaşamı Fethetmek, Söz Salim Koçak’ın, Bir Avuç Fesleğen, Bay Yaşam ve Salim Amcayla Gül Eğlen Düşün Öğren adlı programlar hazırlayıp sundu Kitaplarından 2500’ünü Antalya Büyükşehir Belediyesine bağışladı. Açılan kütüphaneye kendi adı verildi. 2002 yılından beri Dışişleri Bakanlığı Yurtdışı Türkler Seri Konferansçısı. İki çocuk, bir torun sahibi. Çocukla çocuk, gençle genç olmasını babası Lâtif Koçak’a, elli yaşındayken çocukların dünyasına kaçmayı ise siyaset dünyasındaki “baba”ya borçlu. En büyük hayali; musalla taşındaki sonsuzluk uykusuna devam ederken, çocukların ellerini Tanrıya açarak Salim Amcaları için dua etmeleri.