Bir devlet adamı, kendi insani duygularına bağlı olarak devlet sorunlarını çözemez. O yetkiye de sahip değildir. Ülke, hiç kimsenin yurtluğu değildir. Yalnız biz Türkler, memleketin ve milletin yönetimini elimize aldığımız zaman, kendi kişisel işlerimizdeki büyük olayları ve devletin sorunlarını yabancılarla çözümünde ilke kabul ediyor, bir çocuk gibi aldanıyoruz.