Dijital Toplumda Özel Hayat

Mahremiyet

Eirik Løkke
Bir gün uyandığımızda, özel yaşam hakkının yok olduğunu görme tehlikesi var mı? 5 Haziran 2013’te, NSA çalışanı Edward Snowden’ın sızdırdığı bilgilere dayanarak The Guardian’da yayımlanan bir makale, gözetleme toplumunun artık distopik bir gelecek olmaktan çıktığını gösteriyordu. Peki, biz bu gerçeğin ne kadar farkındayız? İçerdiği sorunların ve yol açtığı sonuçların bilincinde miyiz? 21. yüzyılda artık, devletlerin resmi kurumlarının, sosyal medya şirketlerinin, bankaların vb. sunduğu dijital hizmetlerin tüketicileriyiz. Uluslararası terörizm tehdidinin yol açtığı korkunun tehlikeli yoldaşlığı, ülke güvenliğini öne sürerek izleme yapılmasına anlayış gösterme tutumuna yol açmıştır. Üstelik, özel yaşam hakkınızı korumak amacıyla, yaşamın tüm devrelerine sızan bu dijital ağların dışında analog bir yaşam sürmeye kalkmanın sonucu daha fazla dikkat çekmek olabilir; çünkü elektronik iz bırakmamaya çalışmak bir dolu angaryayı göze almak demek. Mahremiyet: Dijital Toplumda Özel Yaşam, yeni teknolojilerin özel yaşamımızı nasıl doğrudan tehdit ettiğini açıklıyor. Kişisel verilerimizin kaydedilerek hem istihbarat örgütleriyle paylaşılması hem de ticari şirketlere pazarlanması sonucunda ihlal edilen özel yaşamımızı daha iyi koruyabilmek için ne tür yasal düzenlemelere ihtiyaç olduğunu; hem mahremiyetin önemseneceği hem de faydalı dijital araçların ve hizmetlerin gelişmesini sağlayacak bir dengenin nasıl kurulacağını ele alıyor. Eirik Løkke, bağımsız bir think tank olan Civita’da danışman olarak çalışıyor.
153 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

153 syf.
·
Puan vermedi
Günümüz cep telefonları pek çok yönden mükemmel birer "gözetleme aracı " ve 21.yüzyılda, hem vatandaşlar hem de toplum için birtakım büyük sorunlara yol açmadan sistemden çıkmak zor gibi gözüküyor. Kişi, akıllı telefonsuz, internetsiz ya da banka kartsız yani tamamen analog bir hayat sürmeye kalkıştığında, bu tavır yöneticilerde kuşku uyandıracaktır. İnsanlar toplumdan uzak ve ayrı kalmamak adına teknolojinin isteklerini yerine getirip mahremiyetini güvensiz alanlara bırakacak. Bunlar teknolojiyle beraber bıraktığımız parmak izlerimizdir. Ikilemde kalıp gizlilik mi güvenlik mi diyip çoğu bilgimizi devletin sıcak ellerine, teknoloji devlerine teslim edeceğiz, ediyoruz.
Mahremiyet
MahremiyetEirik Løkke · Koç Üniversitesi Yayınları · 2018105 okunma
153 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Günümüzde en popüler tartışma alanlarından biri olan mahremiyet konusunda güzel bir çalışmadır. Kapitalizm öncesinde insanlar mahremiyet hakkında bilgi sahibi bile değildi. Postmodernizmle birlikte, bedenin yeniden inşaasıyla özel alan ve kamusal alan birbirine karışıyor. Kendini ifa etme, yalnızlık, sesini duyurma derken giderek daha çok yalnızlaştıkça hayatını da o derece kendi rızanla paylaşıyorsun. İstihbarat, hacker, diger kullanıcılar, şirketler derken gözetim küreselleşmektedir. Omniscene diye bir dizi var umarım oraya gitmeyiz. Hem gözetlenmekten rahatsız oluyoruz hem de kendimizi gözetimin olmadığı yerlerde tekinsiz hissediyoruz. İlgiliyseniz konuyla, mutlaka okumanız gereken bir kitaptır.
Mahremiyet
MahremiyetEirik Løkke · Koç Üniversitesi Yayınları · 2018105 okunma
153 syf.
10/10 puan verdi
MAHREMİYET VE DİJİTAL ÇAĞ
Mahremiyet, yeni teknolojilerin özel yaşamımızı nasıl doğrudan tehdit ettiğini açıklıyor. Facebook, google gibi firmalar en değerli 3 şirket arasında yer almasına rağmen Forbes çok kazananlar sıralamasında aynı sıralarda neden değildir? Ücretsiz olmalarına rağmen neden en değerli şirketler arasında yer almaktadırlar? Kişisel verilerimize sahip olmaları bu şirketleri neden bu kadar değerli kılmaktadır? Mark Zuckerberg 2010 yılında özel hayatın hükmü kalmadı derken neyi kastetmektedir? Facebook neden 5 yılda Amerikan Senatosuna lobicilik faaliyetleri kapsamında 100 milyon dolar harcamıştır? Peki instagram ve snapchatin kullanıcıların yayınladığı resimleri telifsiz kullanma hakkına sahip olduğunu biliyor muydunuz? Game Station isimli şirket 2010 yılında yaptığı 1 nisan şakasında internet alışverişlerinde müşterilerin kullanıcı şartlarını okumadığını ispatlamak için, alışveriş yapmak için ruhunu satma koşulunu da ekledi. 10 kişiden 8 i bu şartı kabul etti. Çünkü sözleşmeyi okumamışlardı. Her sözleşmeyi okumak için de yılda 180 saatin gerektiğini biliyor muydunuz? Bu bilgiler bir çırpıda buraya yazdığım şeyleri bu 130 sayfalık kitaptan öğrendim. Alanında uzman bir kaynak, oldukça akıcı bir dili var kitabın. Çok aydınlatıcı, öğretici bir kitap. Tavsiye ederim ilgisi olanlara.
Mahremiyet
MahremiyetEirik Løkke · Koç Üniversitesi Yayınları · 2018105 okunma
153 syf.
·
Puan vermedi
İsmi ve kapak tasarımıyla dikkatimi hemen çeken eserlerden biriydi. Kelime olarak mahremiyetin toplumda sağcı bir anlam ifade ettiğini göz önünde bulundurursak; kitabın anlatımı bir noktada bunu karşılıyor. Ancak yazarımız çoğunlukla kişisel mahremiyetin hükümetler, anayasalar, yüksek mevki kuruluşlar nezdindeki noktalarına değiniyor. Daha önce internet ve yayılan gösteri merkezli kanalların karşısında kişisel mahremiyeti korumak veya çocuklarımızın mahremiyet algısını oluşturmak üzerine okumuştum ancak bu kitabın içeriği öncesinde de söylediğim gibi daha çok yöneticiler noktasına değiniyor. Bir diğer nokta ise Norveç merkezli anlatım olması. Zannım odur ki ülkesi için öngörüleri dikkate alınabilecek bir metin yazmış. Şahsi sürecimi de dahil ederken uzun bir süre boyunca okumak zorunda kaldım. İşlerim sebebiyle ilerletemedim. Akıp giden bir metin de olmaması sebebiyle son başlıklarda yorulmuştum. Konuya bağımı da kaybetmiştim. Buna rağmen başlıklandırmalar ve öneri kitaplar hususunda zengin bir içerikti. Tabii spesifik olarak okuma yapmak isteyenlerin tercih edeceği bir kitap olduğundan öneri diye sunmuyorum.
Mahremiyet
MahremiyetEirik Løkke · Koç Üniversitesi Yayınları · 2018105 okunma
153 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Digital toplumda özel hayat olabilir mi? Bağımlısı olduğumuz telefonlarımızı elimizden düşürmemek için bütün enerjimizi harcıyoruz. Çalışırken, araba sürerken, bir şeyler okurken, film izlerken ne yaparsak yapalım telefonumuz elimizde. Bütün sırlarımız, arama yaptırdığımız şeyler hepsi ama hepsi bir yerler tarafından izleniyor olabilir mi? Bedavaya kullanıyor olduğumuz sosyal medya hesaplarımız ne kadar masum olabilir? Neden bize bu imkanı bedava veriyorlar diye hiç düşündük mü? Toplanan veriler, aratılan kelimeler, yapılan görüşmeler, atılan mesajlar, paylaşılan fotoğraflar ne yapıyorsak ne ediyorsak hepsi ama hepsinin kayıt altında olduğunu net bir şekilde düşünmemizi sağlıyor kitap. Elinizde kendi gözetleyeniniz olduğunu unutmayın. Ufuk açıcı bir kitap. Dili sade anlaşılır. Kitap dokuz bölümden oluşuyor. Okurken vay be diye diye okudum.
Mahremiyet
MahremiyetEirik Løkke · Koç Üniversitesi Yayınları · 2018105 okunma
153 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Tatilin en güzel yanı okumak için dilediğiniz zamanı bulabilmek... Koç Üniversitesi Yayınları çok eski bir yayın evi değil ama son okuduğum birkaç kitabı akademik ama bir o kadar da sade dille, güncel hayatımızdan örneklerle yazılmış. Yazar Eirik Løkke Norveçli bağımsız bir think tank kuruluşu olan Civita'da danışman olarak çalışıyor. "MAHREMİYET DİJİTAL Toplumda Özel Hayat" isimli bu kitap artık kaçınılmaz gerçeğimiz hatta bağımlılığımız haline gelen dijital yaşamımızın barındırdığı riskler, Kişisel verilerimizin istihbarat örgütleri ve ticari kuruluşlarla paylaşılmasıyla mahremiyetimizin korunmasını hangi hukuki çerçevede izlenmesi gerektiğini anlatıyor... Ben de bu başlıkların önümüzdeki yılların hararetli tartışma konuları olacağına inanıyorum.
Mahremiyet
MahremiyetEirik Løkke · Koç Üniversitesi Yayınları · 2018105 okunma
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.