Masumiyet ve Deneyim Şarkıları
William BlakeMasumiyet ve Deneyim Şarkıları Sözleri ve Alıntıları
Masumiyet ve Deneyim Şarkıları sözleri ve alıntılarını, Masumiyet ve Deneyim Şarkıları kitap alıntılarını, Masumiyet ve Deneyim Şarkıları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ama ben karayım sanki hiç ışık almamışım.
“Sen, benim fani yanımın annesi
Zulümle biçimledin kalbimi
Ve sahte, kendini aldatan gözyaşlarınla,
Bağladın gözlerimi…”
Satmayın ölümlü hayatlara
Sen ey ölümlü yanımın Annesi,
Zulümle biçimlendirdin kalbimi.
Burnumu, gözlerimi, kulaklarımı
Bağladın yalancı gözyaşlarıyla.
Hissiz bir çamurla tıkadın ağzımı
İhanet ettin, Ölümlü Hayata sattın beni
Daha fazla nasıl sevebilirim Baba,
Seni ya da kardeşlerimden birini?
Kapı önünde kırıntı toplayan
Küçük kuş gibi seviyorum seni.
Kutsal Perşembe
Zengin ve bereketli bir ülkede,
Bebekler yoksulluğa düşürülmüş,
Soğuk tefeci ellerle besleniyor?
Bir şarkı mı ki bu titrek çığlık?
Bir neşe şarkısı olabilir mi?
Ve bunca çocuk yoksul?
Burası bir yokluk ülkesi!
Ve hiç parlamaz onların güneşi.
Ve tarlaları kurak ve çorak.
Ve yolları diken dolu:
Sonsuz kış vardır orda.
Çünkü her nerede güneş parlasa,
Ve her nerede yağmurlar yağsa:
Ne bebekler aç kalırdı orada,
Ne de yoksulluk aklı sarsardı.
Ve benim rengim kara, ama ah! beyaz ruhum.
“Artık eve gelin çocuklarım, güneş batıyor
Ve beliriyor gecenin çiyleri,
Baharınız gününüz oyunda heder oldu
Ve kışınız geceniz bekliyor pusuda.”
Mutluluğunu dağıtır herkese,
Küçük bir çocuk olur kendi de,
Kederli bir insan haline döner,
Bütün dertleri içinde hisseder.
Ey Gül sen hastasın.
Geceleyin, uluyan
Fırtınada uçan
O görünmez kurt:
Buldu senin kızıl
Sevinç yatağını:
Ve karanlık gizli aşkı
Mahvediyor hayatını.
Çünkü geçip gitmişti gençlik çağım
Ve başımda ağarmıştı saçlarım
Hangi uçurumlarda hangi gökte
Tutuştu o gözlerinin ateşi?
Hangi kanatlar ulaşabilir sana?
Hangi el tutabilir ateşini?
“Hazzın gençliği buraya gel
Ve gör açılış şafağını,
Hakikatin yeni doğmuş imgesini.
Kuşku uzaklaşır, kaçıp gider aklın bulutları
Cahilce tartışmalar, kurnazca sataşmalar.
Budalalık bitimsiz bir labirent,
Dolaşık kökler yollarını şaşırtır,
Kaç kişi düştü oraya!
Takılıp ölünün kemiklerine tökezlerler bütün gece
Ve bilmediklerini hissederler nedir bu, ama önemserler,
Ve diğerlerini de götürmek isterler,
Götürülmeleri gerektiğinde.”
Dünyada küçük bir yere yerleştirildik biz
Aşk ışınlarına dayanabilelim diye..
Vahşi güneyde doğurmuş annem beni
Karayım ben, ah! ruhum beyazdır ama

Sayfa 13