Megapik-Yeniden

Meltem Hinçal

En Beğenilen Megapik-Yeniden Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Megapik-Yeniden sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Megapik-Yeniden kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Tüm canlılar yalnızca hazır oldukları şeyleri veya o an ne iseler ona uygun olan şeyleri yaparak yaşarlardı, duygular, düşünceler ve eylemleriyle. Bu canlılığın veya gelişimin değişmeyen yönüydü. Düşünmesi kolay, karşı konması zor ve sindirmesi sancılı da olsa her canlı kendi evrim sürecinin gereğini yapıyordu. “
Sayfa 154 - PkitapKitabı okudu
Görevim yaşam enerjimi korumak. İnancının ardından sonsuza dek gitmek. Gelişen sabrımla insanlığın, zamanı, enerjiyi beslemek, beklemek, izlemeyi öğrenmek! Cesurca! Bilgelik ve tüm kararlılığımla oluşturarak veya yaratarak!
Reklam
Tanrı ve doğa birbirini dışladığında ruh ve beden de birbirini dışlayacaktır.
Önünde sonunda her sahiplik ya da sahipsizlik zihinsel ve ruhsal bir ağırlık veya acı eklemekteydi varlığımıza.
“Bazen günlük ve sıradan eylemlerimizi değiştirmek, bize normalde göremeyeceğimiz şeylerle karşılaşma veya onları yakalama fırsatı sunar. Sıkı düzen ve kararlılık çok önemli olsa da kalıplaşmayı ve yalnızca beklenileni yapma alışkanlığını kırmak bazı zamanlar özellikle iyidir. Hele de içine bir şeyler doğuyorsa!”
Sayfa 166 - PkitapKitabı okudu
“Aile en büyük sevgi, güç ve varoluş kaynağı olabilirdi. Ama bir o kadar da acı, çaresizlik, düş kırıklığı, yitirme kaygısı ve korkusu yaşatıyordu. Ailesiz olmak da yalnızlık, terk edilmişlik, değersizlik, anlamsızlık, sevgisizlik, acı, öfke ve daha bir sürü taşıması zor hisler yaratmaktaydı. Eninde sonunda her sahiplik ya da sahipsizlik zihinsel ve ruhsal bir ağırlık veya acı eklemekteydi varlığımıza.” “ Anlıyordu ki artıya geçmenin tek yolu korkmadan insanları ve sevgiyi hayatına kabul etmekten geçiyordu. Bunun için çevresinde birilerinin olmasına izin vermeliydi.” “ İnsan yalnızca kendini sevmekle mutlu olabilir miydi... Hayır, insan sosyal bir varlıktı ve eninde sonunda kesinlikle başka bireylerle bir şeyleri paylaşmak zorundaydı.”
Sayfa 164 - PkitapKitabı okudu
Reklam