Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ahmed Nermî Tercümesi

Merv seyahatnâmesi

Konstantin Dmitrievich Nosilov

Merv seyahatnâmesi Gönderileri

Merv seyahatnâmesi kitaplarını, Merv seyahatnâmesi sözleri ve alıntılarını, Merv seyahatnâmesi yazarlarını, Merv seyahatnâmesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eski Türklerde Putperestlik mi? Hm...
"Zirâ Türkmenlerde de sâ'ir Asya akvâmında olduğu tarzda ölülere ri'âyet hissi pek ziyade olduğundan onlar kurgan ismini verdikleri türbelerini son mertebe dikkatle gözetmektedirler. Ma'mâfih ben ne yalan söyleyim, burada gördüğüm bazı türbe enkazlarını(Yalmala?) ismiyle ma'ruf (Samuiyelerin?) puthânelerine de bir dereceye kadar benzettim. Vâkıâ târih nokta-i nazarından ma'lûm olduğu vecihle Asya'nın ezmine-i kadîmede yaşayan akvâm-ı muhtelifesi hep putperestlerden ibaret idiler."
Sayfa 53 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu
Mahremiyet gözetiliyormuş
"Hele beni pek ziyade imrendiren şeylerden biri de çiftlik hastanesi olmuştur. Burada erkeklere ve kadınlara mahsus kısımlar mevcud olduktan mâ'ada yerlilerinin mürâca'atları takdirinde tedâvilerine baktırılmak için her türlü iffet ve tesettür usûllerini hâvî şu'be-i mahsusa dahi bulunuyor. Nitekim ben sonradan Petersburg'dan ancak sekiz ay evvel buraya bi't-tesâdüf gelen bir kadın tabîbin hiçbir vakit kendilerini göstermeyen Türkmen ve Özbek kadın ve kızlarının dünyâlar kadar paralar kazandırmakta olduklarını da istimâ' ettim."
Sayfa 49 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu
Reklam
Zulümde Çığır Açan Bir Millet: Moğollar
"XII. yüzyılın başındaki Moğol istilasında İslâm şehirlerinin önemli bir kısmı harabe hale getirilmiştir. Ancak bu istila hiçbir şehirde Merv kadar yıkıcı olmamıştır. O tarihlerde yaklaşık 1.000.000 kadar nüfusu bulunan şehrin yarısı Cengiz Han'ın oğlu Tulu (ö.1232) tarafından kılıçtan geçirilmiştir."
Sayfa 29 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu
"Merv valisi Mahaveyh, III.Yezdücird'in buraya sığınmasından da rahatsız olduğu için, onu bir hizmetçisine öldürttü. Hemen akabinde de İslam ordularının komutanı Ahnef b. Kays'a barış teklifinde bulundu. Ahnef'in bu teklifi kabul etmesiyle şehir sulh yoluyla İslâm devletinin bir parçası hâline geldi." (İbn Kesir,Bidaye, VII, 179.)
Sayfa 17 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu
Nitekim Selçuklu tarihçilerinden Sadrettin el-Hüseyni 'nin de ifade ettiği gibi Sultan Alpaslan her sene Ramazan ayı başladığında şehrin özellikle de fiziki yapısı ve kurumlarının ihtiyacında kullanılmak üzere 1000 dirhem ayırırdı. Keza bu meblağ kadar bir parayı da şehrin özellikle fakir fukarasına dağıtırdı.
Sayfa 27 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Fi'l-hakîka eğer buraları Avrupa hükûmâtından diğer birinin idâresine geçmiş olsa idi artık çoktan beri kıt'a-i mezkûre hakkında tetkikatlar, konferanslar, mükâfâtlı âsâr kaleme aldırılmış ve nihayet cerâid ile oralardan ne yerlere istifade edilebileceğine dair beyânât neşr edilmiş olur idi.
Sayfa 76 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Reklam
Bâlâda beyân ettiğim üzere eski Merv harabeleri enkâzlarında şimdi dahi sık sık türlü türlü arabesk çizgiler henüz nasıl kavmin yazıları olacağı bile anlaşılamayan hututu havi çiniler ve birtakım murabba veya müselles veyahut daire biçiminde â'lâ levhalar bulunmaktadır. Bunlardan birtakımlarında insan şekilleri de vardır. Ve doğrusu binlerce seneden beri pek güzel dayanmakta olan sâlifu'l-beyân çini mâlumatı da artık Merv ve civarını iskan eden kavim ve milletin pek medeni olduklarını isbat ederler.
Sayfa 75 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Ma'mafih bu acip kıt'anın yırtıcı kuşları dahi hayli cinslere münkasim ve içlerinde birtakımları yalnız bu havâlide yaşayan tuyûrdandır. Bunlar meyanında birincisi birkut veya burkut ismi verilen fevkalade kuvvetli ve hemen bizim şimal memleketlerinde iri ve hacimli kaz büyüklüğünde bir kuştur. Mezkûr kuş yavru iken elde edildiğinde ta'lim dahi kabul ettiğinden Türkmenler ile Kırgızlar sâlifu'l beyân mahlukatı bekçi gibi kullanırlar ve hem de kendi lisanlarında ona kanatlı bekçi adını dahi verirler.
Sayfa 73 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Bu ecnebi unsurundan ekseriyet Almanlar'dır.
Sayfa 71 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Malûm olduğu üzere mezkûr çay fevkalade hâzım olduğundan bu memlekette hemen her ziyafette misafirlerin onunla ikram edilmesi asla şaşırılmayan usul sırasına geçmiştir.
Sayfa 69 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Reklam
"Kim bilir binlerce seneler akdem o pencerelerden ne misillü insanlar bakmışlar ve şimdi çiğnemekte olduğumuz yerleri de ne gibi adamlar çiğnemişlerdir." diye düşündüm.
Sayfa 68 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Çok şey bizim Pesterburg'da ve umumiyetle Rusya'da Türkmenler adeta çapulcu, göçebe ve hiç emniyetsiz gibi gösterilmektedirler. Bu takdirce bu yalandır..
Sayfa 66 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Sonra biz dünyanın en büyük limon ağaçları yetiştirilen yere dahil olduk.
Sayfa 65 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Buralarda rengarenk ipek kumaşlı geniş elbiselerine bürünerek birer türlü iş gören erkek ve kadın çok idi. Ve zaten kavm-i mezkurun kisveleri bir olup kadınların sade ikişer örgülü uzun saçları tefrik ediliyor.
Sayfa 63 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
Hasılı burada harp, keman, kemençe ve keza yerlilerin kaval ve birtakım tellerden yapılan çalgıları pek güzeldir.
Sayfa 60 - Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı
27 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.