Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mevlana Gönderileri

Mevlana kitaplarını, Mevlana sözleri ve alıntılarını, Mevlana yazarlarını, Mevlana yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
" Gözü, ilahi yardımdan başka kim açabilir? Öfkeyi, sevgiden başka kim söndürebilir? "
Sayfa 255 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları - Mevlâna Hazretlerinin eserlerinden derleme..
" Mana seni senden alan, seni surete ihtiyaç duymaz yapandır. Mana kör ve sağır yapan, kişiyi surete daha çok âşık yapan değildir. “
Sayfa 253 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları - Mevlâna Hazretlerinin eserlerinden derleme..
Reklam
" Hayır, sen surete bağlandıkça iki olur. Suretten kurtulana göre o, bir olur. Surete/görünüşe bakarsan, gözün ikidir. Sen gözden doğan ışığa bak. "
Sayfa 253 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları - Mevlâna Hazretlerinin eserlerinden derleme..
" Nahoşluğu gidince ölüm, ölüm değildir. Ölümün suretidir, ama göçmektir. “
Sayfa 253 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları - Mevlâna Hazretlerinin eserlerinden derleme..
" Sen kendi durumlarını gözetle; adalette afiyet olduğunu ve zulümden sonra azap olduğunu gör. "
Sayfa 252 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları - Mevlâna Hazretlerinin eserlerinden derleme..
" Uyku bilgiyle olunca uyanıklıktır. Bilgisizlikle oturan uyanık kişiye ne yazık! "
Sayfa 247 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları - Mevlâna Hazretlerinin eserlerinden derleme..
Reklam
“Canın meyli, hikmete ve ilimleredir; bedenin arzusu bağa, çayıra ve üzümedir. Canın meyli yükselmeye ve şerefe; bedenin arzusu kazanca ve otlaradır. “
Sayfa 247 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları - Mevlâna Hazretlerinin eserlerinden derleme..
“ Değişimin mayası, insanî birliğin, yaşam birliğinin derin manasıdır. Her aksiyon, eğer kendi bütünlüğü içinde beşeriyetin menfaatlerini, ferdiyetçiliğini (endivüdualizm) ve yağmacı rasyonalizmin amaçlarından üstün tutmaz ise menfi bir yön alır. "
Sayfa 236 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları
Roger Garaudy
" Mevlâna'nın 'Yeniden doğuş', Goethe'nin 'Yeni büluğ' dediği uyanışla insanların birbirinde dirilişi, önceki bütün bağlardan kurtulup evrensel 'ben'in hakiki 'ben' olduğunu bilen insanın dirilişidir. Zira insan, bütün tabiatın tekâmülünü ve kendinde şuurlanan insanların ortak tarihini tekrar yaşamayı bilir. Bu 'kâmil insan' tabiatı ile bir bütün oluşturur. Her parçada bütün, her atomda bir güneşi görebilir. Bu 'kâmil insan' beşeriyet ile bir bütün oluşturur. O, hemcinslerinin ve varlığın bütünlüğü içinde bütün bir beşeriyettir. Bu kâmil insan, Allah'ın ezeli yaratıcılık fiili ile bir bütün oluşturur. Zira tabiatın ve insanların evrensel yükselişinin dahili gücü, doğumla, uyanıklıkla ve insanın dirilişiyle en yüksek mertebeye ulaşır. Bu dahili güç, bizi her şeye bağlayan ilahi aşkın gücüdür. Mevlâna 'Aşkta doğdum, bîzzat kendimden daha büyüğüm: iki defa doğdum, birinci defasında Şems'te, ikinci defasında da aşkta doğdum' der (Şems Divanı) ve Goethe 'Aşk ateşinde ölümü isteyen insanı övmek istiyorum' der ve şöyle devam eder: Senin doğduğun ve senin doğumuna sebep olduğun aşk gecelerinin serinliğinde yine bir olan Allah seni öldürecek. Böylece çok yüce bir birlik oluşacak. Sen aydınlığa aşık olduğundan ateşin kelebeği tükettiği gibi tükenirsin. Bu 'öl ve ol'u anlamadığın müddetçe sen karanlık bir dünyada misafir olursun. (Doğu Divanı) Hayatında doğru yolu yitirmiş ve dünyanın öbür yarısının nasıl öldüğünü görmeyen batı dünyasında, 'Doğu ve Batı artık birbirinden ayrılamaz' diyen Goethe'nin tespiti günümüz trajik problemlerine ne güzel çaredir. “
Sayfa 236 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları
Irène Mélikoff
" Mevlâna için esas mesele, 'insan'dır. Dinler, ahlak ve felsefeler, 'insanı' daha mutlu, daha değerli yapma yolunda bir vasıtadırlar. Tanrıyı, insanda ve onun bütün yarattıklarında görerek sevmek: bu yüzden kimseyi suçlamamak; insanları, zengin-fakir, siyah-beyaz, Hristiyan-Müslüman diye ayırt etmemek, doğrudan doğruya «insan» olarak, daha doğrusu Hakk'ın bir tecellisi olarak bilmek ve sevmek. İnsan, Mevlâna'ya göre, Tanrı'nın dile geldiği, söz ve ses olarak tecelli ettiği bir varlıktır. 'Kelâmullahi nâtik'tir. Tanrı'nın konuşan, söyleyen kelamıdır yani. Ve tek kelimeyle 'insanı sevmek, ona göre Tanrıyı sevmektir. “
Sayfa 230 - Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları
54 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.