Milena, adresler yine okunmuyor, postanede yeniden yazılıp düzeltilmiş. İlk rica ettiğimde gelen mektuptaki adres muhteşemdi, farklı, güzel ama hepsi de rahat okunamayan yazı stillerinden oluşan numunelik bir parçaydı. Postanedekiler de benim gözlerimle baksalar senin adreslerinden başkasını gözleri görmezdi. Ama orası sadece postane.
Ve sen geldin.
Uçsuz bucaksız nasıl sevilir öğrettin bana.
Parmak uçlarımla dokunmayı, kırmadan, korkmadan sevmenin tadını verdin kalbime.
Gökkuşağı serpildi kararmış düşlerime, gülüşlerime.
Adı unutulmuş ya da daha adı konulmamış hislere şahit oldu yeryüzü seninle...