Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Milliyetçilik ve Sonrası

Edward Hallett Carr

Milliyetçilik ve Sonrası Sözleri ve Alıntıları

Milliyetçilik ve Sonrası sözleri ve alıntılarını, Milliyetçilik ve Sonrası kitap alıntılarını, Milliyetçilik ve Sonrası en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"ticaret maliyenin kaynağı, maliye ise savaşın can damarıdır"
Sayfa 16 - ColbertKitabı okudu
19. yüzyıl milliyetçiliğinin taşıyıcıları olan yönetici orta sınıflar, yüzyılın ortaları boyunca, aşağıdan gelecek bir devrimden duydukları güçlü korkuyu hemen her yerde akıllarında tuttular.
Sayfa 23 - Mülkiyet hakları insan haklarından hiç de daha az kutsal değildi. Zaten bourgeois demokratik devletin --Lassalle'ın alaylı deyişiyle "gece bekçisi devleti"nin- fonksiyonları da, büyük oranda bu hakların korunmasıyla ilgiliydi.Kitabı okudu
Reklam
Uluslararası sosyalizm acıklı bir biçimde çökmüştü. Onu yaşatmak için Lenin'in umutsuz artçı hareketi, sadece Rusya'da ve orada da ancak devrimci koşullar kaldığı sürece anlam buldu. "İşçilerin devleti” fiili olarak yerleşince, "tek ülkede sosyalizm" mantıksal sonuç oldu.
Geleceğin barışını hazırlayacak olanların kurmaya çalışmak zorunda oldukları özgürlük ve eşitlik, ulusların özgürlük ve eşitliği değil, anlatımını kadın-erkek bütün insanların günlük yaşantılarında bulacak bir özgürlük ve eşitliktir.
"Benim ülkem, doğru ya da yanlış" sloganını ilk bulan, bir 17. ya da 18. yüzyıl otokratı değil, Amerikalı bir 19. yüzyıl demokratıydı.
Uluslararası hukukun başlangıç tarihinin geniş bir kısmı, savaşçı olmayanların mülkünü ve ticaretini korumak için gerekli kuralların geliştirilmesinden oluşmuştu.
Reklam
1936 anayasasının 123. maddesi bu hakkın vurgulu bir ilânıdır: "SSCB vatandaşlarının, milliyetlerine ya da ırklarına bakmaksızın, ekonominin, devletin, kültürel, toplumsal ve siyasal yaşamın bütün alanlarında hak eşitliği ortadan kaldırılamaz bir yasadır. Vatandaşların, ırkları ya da milliyetlerinden dolayı, haklarının doğrudan ya da dolaylı olarak kısıtlanması, ya da tersine doğrudan ya da dolaylı ayrıcalıklar tanınması, ırka ya da ulusal kökene dayanan bir ayrıcalık, kin ya da horgörmenin savunulması, yasal olarak cezalandırılır.”
Sayfa 80 - 1. baskı - 1990
Son tahlilde tam totalitarizme tek alternatif olan birbiriyle örtüşen ve içiçe geçen bir bağlılıklar sistemini teşvik eder.
Sayfa 63 - 1. baskı - 1990
"18. yüzyıl filozofları ve siyasal yazarları, tam ittifakla -Rousseau da dahil- Fransa'da bizim anladığımız anlamda bir demokrasi -genel oy hakkı kuralı- kurulması fikrine karşıydılar. Hatta Fransızlar böyle bir demokrasi fikrini yadsımakta, kendi cumhuriyetçi devletlerinde mülk sahiplerine oy hakkı tanıyan bir demokrasiyi yerleştirmiş Amerikan-İngiliz örneğiyle daha da cesaretlenmişlerdi"
Ulusal sınırlar boyunca serbestçe faaliyet gösteremeyen bir uluslararası güç, hareketsizliğe mahkumdur.
Reklam
Devlet için mi siyasetçiler için mi savaşıyoruz
Merkantilizmin hem iç hem de dış politikadaki amacı, toplumun ve fertlerinin refahını yükseltmek değil, devletin hükümdarda somutlanan gücünü arttırmaktı. Ticaret, zenginliği devletin hâzinesine akıttığı için teşvik edildi; zenginlik gücün, ya da daha özgüllükle savaşa hazır olmanın kaynağıydı. Sistemin en ünlü ve tutarlı savunucusu Colbert’in dediği gibi, "ticaret mâliyenin kaynağı, maliye ise savaşın can damarıdır”.
"Milliyetçilik, ne özgürlüğü ne de refahı amaçlar; her ikisini de, ulusu, devletin kalıbı ve ölçütü haline getirmesinin zorunlu gerekliliğine feda eder. Gelişmesi, hem manevi hem de maddi yıkımla damgalanacaktır." (Acton, 1862)
Lenin kendi ülkesinin yenilgisini sosyalist bir amaç olarak ilân etmekte, "sosyal şovenlere" karşı ihanet feryatları koparmakta yalnız kalmış bir sesti. Uluslararası sosyalizm acıklı bir biçimde çökmüştü. Onu yaşatmak için Lenin'in umutsuz artçı hareketi, sadece Rusya’da ve orada da ancak devrimci koşullar kaldığı sürece anlam buldu. "İşçilerin devleti" fiilî olarak yerleşince, "tek ülkede sosyalizm" mantıksal sonuç oldu. Rusya'nın sonraki tarihi ve Komünist Enternasyonal’in traji-komedisi, milliyetçilik ile sosyalizm arasındaki ittifakın sürdüğünün parlak bir göstergesidir.
Geleceğin uluslararası düzeninin arkasındaki itici güç, nasıl ifade edilirse edilsin, ulusal yakınlıklarına ya da bağlılıklarına aldırmadan tek tek insanların değerine ve insanların refahını yükseltmek için ortak ve karşılıklı bir yükümlülüğe inanç olmalıdır.
“Benim ülkem, doğru ya da yanlış” sloganını ilk bulan, bir 17. ya da 18. yüzyıl otokratı değil, Amerikalı bir 19. yüzyıl demokratıydı.
82 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.