Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muhammed’in Tümceleri

Abdullah Rıza Ergüven

En Yeni Muhammed’in Tümceleri Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Muhammed’in Tümceleri sözleri ve alıntılarını, en yeni Muhammed’in Tümceleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendilerini tanrıelçiliğine atayanlar tanrıları konuşturmayı ustalıkla becerirler. Onlar -demek gerekse- tanrıları konuşturma ustasıdırlar! Bunu da kendi egemenlikleri uğruna yaparlar yandaşlarıyla birlikte! Bu tin ve tanrıların donatımıyla yetinmez insan, ona özel adlar da yakıştırır. Adlandırır onları! Düşlemli olarak daha iyi ve daha uzun ve mutlu bir yaşama kavuşma isteklerinin dürtüsüdür bütün bunlar!
Sayfa 12 - Berfin Yayınları, Birinci Baskı: Ocak 2017Kitabı okudu
Din yoluyla durmadan soyulur yazıklı Anadolu halkı. Cennetli saraylar onların sırtına binilerek kurulur.
Sayfa 9 - Berfin Yayınları, Birinci Baskı: Ocak 2017Kitabı okudu
Reklam
Musa’nın tanrısı Yehova şöyle diyor: Saman, değnek ve yük eşek içindir; emek, öğüt ve çalışma köle için. Köleyi, yapabi­leceği işe sür. Boyun eğmezse zincire vur... ” (Vaiz:23, 24-28)
Sayfa 640Kitabı okudu
İşin en garip yanı, kendilerine bilgin süsü veri­len profesörler Türkiye’de din yağmacılığına katılarak; bilim­den, us yolundan ayrılıp VII. yüzyıl Arap çöllerinin imge katılı­ğına, düşlemciliğine saplanıyorlar!
Sayfa 630Kitabı okudu
Göz kapaklarını boyamak için Mısırlılar Malaşit denilen bir taş kullanıyorlardı. Yeşil renk, güneşin parlaklığından gözleri korur, taştaki bakır karbonat, sineklerin yaydığı mikroplara kar­şı iyi geliyordu. Mısırlılar bu etkileri gizsel buluyordu!
Sayfa 609Kitabı okudu
Din avcıları, 7. yüzyıl Arapçası Kur’an tümceleriyle ya­zıklı Anadolu insanına sabır, kanaat, tevekkül şırınga ederler!
Sayfa 579Kitabı okudu
Reklam
İnsanlar aldanmayı istiyorlar! Onları cennet-cehennem, huri-gılman yaygaralarıyla kim aldatırsa, onlara bağlanıyorlar! Al­danmalar, düşünmeyi sevmeyen yazıklı yığınların bonbon şeke­ri oluyor!
Sayfa 561Kitabı okudu
Sabret,şükret, ha dayan
Hacılık bile parayla gerçekleşir. Parası olanlar gider Mek­ke’ye! Parası olan hacı olur! Bu tanrı, varsıla verir, ona da “sana verdiğimden yoksula vereceksin” der. Ama yoksula verilen bu sadaka onu geçindirir mi,geçindirmez mi, onu düşünmez! Duru­mun aşağılayıcı “psikolojik” yanını da düşünmez! Böylece var­sılı, yığınyığın yoksula egemen kılar! Yoksulu da dilenciliğe sü­rükler! Bütün bu haksızlıklara göz yumarak, yoksullara bir de öğüt vermeye kalkar! “Sabredeceksin” der!
Sa­daka, kendisine sadaka verileni ister istemez aşağılar, hor görür! Böyle bir yöntemle yoksulların durumu; ne 1400 yıl önce, ne de sonraki dönemlerde düzelmemiştir! Düzelmediği gibi, sadaka; sadaka vereni gereksiz, anlamsız bir onura, büyüklenmeye; ken­disine sadaka verileni de dilenci durumuna sokar!
İyi sapladın usta
Dine bağlılıklarını söyleyip övünen kişiler; kendi inandıkları­na başkalarını da inandırmak isterler. Hatta daha da ileri giderek, dine inanmayanların cehenneme gideceğini söyleyerek başkala­rını kendi egemenlikleri altına almayı düşünürler.Bunu da din­sel görevmiş gibi göstererek kendi çıkarlarını pekiştirirler. Ger­çekte bu gibiler insanların iyiliğine çalışmaktan çok, kendi egemenliklerini onların üstüne kurarlar. Onlar, durumlarıyla kendi­lerini hemen belli ederler! Alçaktan alırlar, alçakgönüllü görü­nürler; fırsatı bulunca da kendi inançlarına uymayanlara kin bes­leyip onlara düşman olurlar. Bunların yalnız kişilikleri, kimlikle­ri değil; utanma duyguları da yok olmuştur.
147 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.