Ruhsuz sanat, kendi trajedisini de içinde taşır. Kendi çağının
ruhsuzluğu, bilgisi bile sanatçıdan belli bir tinsellik talep eder,
çünkü gerçek sanatçı her zaman ölümsüzlüğün hizmetindedir. Bu
dünyayı ve üzerinde yaşayan insanları ölümsüz kılmayı amaçlar.
Bunu yapmaz, mutlak gerçeğin peşine düşmez, nihai amaç yerine
değersizliği tercih ederse, parlamasıyla sönmesi bir olan bir böcek
gibi yiler gider.