İnsanlık tarihi acıların, gözyaşlarının tarihi aslında. Her dönemde pek çok sebeple insanoğlu birbirini istememiş, ötelemiş hatta yok etmiş. Bu sebeplerden biri de fikirler olmuş, inançlar olmuş. İslam tarihinde de farklı fikirleri savunan kişiler ( başka dinlerde de olduğu gibi) olumsuz tepkilerle karşılaşmışlar.
Bu kitabı okuduğumda gerçekten üzüldüm ve etkilendim.
Kitaptaki isimler arasında şu an İslam aleminin alim, imam kabul ettiği, değer verdiği pek çok isim olmakla birlikte düşünceleri, fikirleri çok aykırı, İslami sınırların dışına çıkmış, bu kadar da olmaz dedirten isimler de var.Fakat hepsi de öyle eziyetler yaşamışlar ki bu da doğru değil..
Bir insanın farklı düşünceleri olabilir, bir ayeti, hadisi değişik yorumlayabilir, uç noktalara da sapabilir. Bu noktada çözüm öldürmek midir? Bugün sen onu tekfir edip öldürürsün yarın onun düşüncesi güç kazanır senin düşüncenin temsilcisini öldürür. Olması gereken bu mudur? Düşünceye tolerans nereye kadardır?
Kitapta öyle yaşam hikayeleri var ki asıp idam etmek çok masum kalıyor. Derisi canlı canlı yüzülenler, yakılarak, işkenceyle öldürülenler, cesedi sokaklarda sürüklenenler.... Bu mudur yani? Günümüzde de bunlar yaşanacak mı? Yada yaşanmıyor mu? Aklıma Kuran bir muska kitabı değildir hayat kitabıdır dedi diye insanların gözü önünde işkence edilip yakılan,ezilen Ferhunda geldi.. Allah kullarından bunu istemez düşüncelerin ıslahına ihtiyacımız var.