“Ama aşkın modası geçti artık; şairler öldürdü onu. Öyle çok bahsettiler ki aşktan, hiç kimse inanmaz oldu. Doğrusu şaşmıyorum buna. Gerçek âşık acı çeker ama feryat etmez. Hatırlıyorum da, bir keresinde… Neyse canım, heyecan geçmişte kaldı.”
“Sevgili Prenses!” dedi. “Ne yazık ki, Cüceniz bir daha dans edemeyecek.”
Prenses, alaylı bir yüz ifadesiyle,
“Nedenmiş o?” diye sordu.
Başbakan da biraz hüzünlü ses tonuyla,
“Neden olacak, kalbi kırılmış da ondan.” dedi.
Prensesin canı sıkıldı. Kaşları çatıldı. Dudakları muzipçe büzüldü.
“Madem öyle, bundan sonra dikkat edin; huzurumda oynamaya gelenlerin kalbi olmasın.” diye bağırdı. Hızlı adımlarla bahçeye doğru yöneldi.