Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hatıralar

Ne İdik Ne Olduk

Samiha Ayverdi

Ne İdik Ne Olduk Gönderileri

Ne İdik Ne Olduk kitaplarını, Ne İdik Ne Olduk sözleri ve alıntılarını, Ne İdik Ne Olduk yazarlarını, Ne İdik Ne Olduk yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Belki de kendi kendimize kıymışızdır. Zira insanoğlunun kendi kendine ettiğini, ona hiçbir düşman edemez.
“La taknetu min rahmet’illah. (Allah’ın rahmetinden ümidini kesme.)
Reklam
238 syf.
10/10 puan verdi
Ne İdik Ne Olduk
Ne İdik Ne Olduk
Samiha Ayverdi
Samiha Ayverdi
Samiha Ayverdi hanımla tanışma kitabım oldu. Kitabın içinde çok güzel hatıralar vardı. Samiha Ayverdi hanım tam bir Türk ve Müslüman münevver olarak çok doğru tespitlerde bulunmuş. Kitabın dili de çok iyi ve akıcıydı. Samiha Ayverdi hanım dil, üslup olarak kalemini çok iyi bir şekilde kullanmış. Bu yıl içerisinde okuduğum en güzel kitaplardan biri oldu. Samiha Ayverdi ne güzel hatıralar yaşamış, ne güzel tespitlerde bulunmuş. Toplumsal açıdan da, tarih açısında, milli olma şuuru açısından da güzel bir kitaptı. Samiha Ayverdi hanımın rûhuna rahmet olsun...
Ne İdik Ne Olduk
Ne İdik Ne OldukSamiha Ayverdi · Hülbe Yayınları · 1985169 okunma
Zira insanoğlunun kendi kendine ettiğini, ona hiç bir düşman edemez.
Başımızı çevirip Türk'ün en az bin senelik geçmişine baktıktan sonra, gözlerimizi bugüne gezdirecek olsak: Ne imişiz ne olmuşuz? demekten gayri söylenecek söz bulmak güç, belki de muhal.
Türk Milleti yalnız rejim değiştirmekle kalmamış, sırtındaki vatan, iman, an'ane ve tarih zırhını da deldirmiş, işte bu açılan delikten de oluk oluk milli ve manevi değerleri yâd ellere kaçırmış.
Reklam
Ölümün diş geçiremediği hayatla ebedileşip devam etmek ve yaşamak ne güzel...
Muayyen sloganların ipi ile idrakleri bağlanmış kütleler, ancak o ipin müsaade ettiği düşüncelerin dışına çıkma gücünü kaybetmiş bulunuyorlar. Onun için de, yanlışı doğru olarak bellemişlerse, artık hakikati gerçek çehresi ile gösterebilmek için o ipi kesmek ve fikri, at koşturacağı bir meydana salmak gerekiyor.
Anneler günü de ne demek? Bu, dikilir dikilmez meyve veren sihirli bir ağaç gibi, cemiyet tarlasında kendini göstermesi ile boy atması bir olan yabancı, sun'i yapmacıklı ve taklit bir âdettir. Türk, Garplı gibi, anasını senede bir gün hatırlamaz. Bizde, yılın üç yüz altmışbeş günü hep analarımızın günüdür.
Îmansız münevveri ve taklitçi câhili ile garba teslim olan bir cemiyetin, asırların arkasından gelmiş temel kaide ve millî saltanatının, yabancı kültürlerin istîlâ orduları tarafından yakılıp yıkılmasından daha tabiî ne olabilir?
Reklam
Garplı Avrupa, Şarklı Türk'ün karşısında asırlarca yenilmiş ve dize gelmiştir. Hem de sille, tevhidin teslise zaferi olarak tecelli etmekle, kini daha da kamçılanmıştır.
Alimleri ile, şairleri ile, kilisesi, asilleri ve her sınıf halkı ile ağızbirliği ederek barbar dediği Türk'e, şimdi medeni mi demektedir? Demez.
Bin şu kadar yıllık Şarklı Türk, kendine Garplı dedirtebilmek için hazinelerini bir pula sattığı halde, karşılığında ne buldu, ne kazandı? Garp, bu kendisi ne saf saf yanaşan ve sokulduğu medeniyetten iltifat ve alaka görebilmek için şerefli tarihini bile çiğneyen milleti bağrına bastı mı?
Ne yazık ki Müslüman-Türk de, etini döküp kuru iskelet bıraktığı Şark medeniyetinin üstüne geçirdiği bir iğreti Garp kaftanı ile dolaşıp gezerken, ele güne karşı, ne kadar gülünç olduğunun farkına varmayacak bir dalgınlık içindedir.
Medeniyetler, hem dış manzaraları hem de iç yapılarının istila orduları olan dilleri, sesleri, duyuş ve düşünüşlere hakim olan kültürleri ile geldiğine göre, kendi medeniyetlerinden çıkıp, farklı medeniyetlere angaje olan milletler için de, elbise giydirilmiş iskeletler gibi, sirk çadırlarının yarı korkulu yarı gülünç numaralarına çıkmış palyaçolarına benzemek mukadderdir.
950 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.