Ne Ki Ababeth
Hasanali YıldırımNe Ki Ababeth Gönderileri
Ne Ki Ababeth kitaplarını, Ne Ki Ababeth sözleri ve alıntılarını, Ne Ki Ababeth yazarlarını, Ne Ki Ababeth yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bazen mola süresini de aşar ciddi bir sınava dönüşür…
Bütün dostluklarım pişmanlık alanında uzun bir mola vermek zorunda mı?
Sayfa 30Kitabı okudu
Yazarın Dilemması
Yazmak bir çeşit ölümsüzlük peşinde koşmaksa ben yalnızca senin için bile olsa böyle biriyim artık; bu da bana yetmeli değil mi: bütün bir dünyaca hayran olunmaktansa bir tek kişi tarafından olsun fark edilmek.
Sayfa 16Kitabı okudu
İsterdim ki gelecek güzel sofraların çeşnisi için kurusun diye kilere asılan bir ayva dalı gibi sallantısız halde sen bul beni. Belki ortalığa yaydığım çürümüşlükten tiksinmezdin de o hiç yaşamadığım aklına gelirdi: halden anlar bir dost tarafından kucaklanırdım; ruhum ısınırcasına, dudaklarıma konmuş sinekleri kovalarcasına.
Sayfa 15 - Birun Kültür Sanat, 1. Baskı, 2000Kitabı okudu
Artık biliyorum: insan ruhu asla anlaşılamaz bir bilinmezlikler diyarı; bizim anlama dediğimizse kolayımıza geldiği için bir öyle sanma. En tanıdıklarımız hakkındaki kesin bilgilerimiz bile birer varsayım oranınca güçlü.
İnsanın ruh katmanları arasında gezinince bir kimseyi bile tanımanın olanaksızlığını, hatta muhalliğini fark ediyorsun. Demek istediğim “Bir insanı asla tanıyamazsın' değil, bu mümkün; ama ya tanıdığımız, tanıdığımızı sandığımız kimse mi? Bundan onca emin oluşumuz, işte şu ünlü hayal kırıklıklarımızın gübresi. Hem biz ancak bir insanın bir halini anlayabiliriz çünkü yalnızca bir 'hal' içinde bir kimsenin hali belirginleşiyor. Ya o halin gerisi? Ya öteki haller? Hem bir kimse hallerinin toplamı mi ki onları doğru anlayınca insanı da anlamış oluyoruz?
Sayfa 82 - Birun Kültür Sanat, 1. Baskı, 2000Kitabı okudu
Gerçek, kendisini en zor teslim edendir. Çünkü canlıdır; canlı olansa değişken. Ancak değişebilen değiştirebilir. Canlı ve değişken olanı bir kere ele geçirdin diye sürgit avucunda tutamazsın. O yüzden gerçeğe varmak için girişeceğin uğraşın sonucunu hesaplama. Bu savaşın zaferi sürekliliğinde.
Sayfa 68 - Birun Kültür Sanat, 1. Baskı, 2000Kitabı okudu
Başkasını aklından edeceklere şahit olacaksın; gördüklerin sana akıl katacak. Ruhunun enginlerine dalacaksın yol boyunca; bulduklarınla yolunu bulacaksın. Yol aldıkça amacın yolda olmak olduğunu bileceksin. Yaşayanlardan hiçbirinin görmediklerini göreceksin fakat kimseye anlatamayacaksın. Seni biricikleştiren anlatamadıkların.
Her koruyan önce korunan olur.
Sayfa 63 - Birun Kültür Sanat, 1. Baskı, 2000Kitabı okudu
Hayalimde “gülümsemeyi andırıyor”a zorladığım ince dudaklarının sivrildiği solgun yüzünde, dileğine kavuşmuş insanların huzurunu aradım.
Son dileği, boynuna yafta asılmamasıydı.
Sayfa 61 - Birun Kültür Sanat, 1. Baskı, 2000Kitabı okudu
Umut etmek yalnızların dirimi. Belki diriltmeyen ama ölümü beklemeyi kolaylaştıran bir gevşeklik. Düşle yoğrulduğunda uçuruma yakınlaştıran, gerçeklikle içiçeleştiğinde hayata bağlayan.
Kişi yalnız umut ettiğince umuda duyduğu gereksinimi gereksizleştirebilir. Oysa hayatın, kişi tarafından yönlendirilmesi zorlaştığı evrelerinde çıkagelen bir güçten çok, hayatın kendisi için sözkonusu olduğunda önemlileşir umut. Adı bilinen bir beklemeden uzaklaşır, beklentinin kendisi olur.
Sayfa 37 - Birun Kültür Sanat, 1. Baskı, 2000Kitabı okudu
Hepimizin kaderi aynı: biz anlattıklarımızdan çok anlatamadıklarımızın tutuklusuyuz. Halbuki bir yazarı ancak bir yazar yazar. Yaşadığımız, yazarlığın trajedisi.
Sayfa 15 - Birun Kültür Sanat, 1. Baskı, 2000Kitabı okudu
İsterdim ki gelecek güzel sofraların çeşnisi için kurusun diye kilere asılan bir ayva dalı gibi sallantısız halde sen bul beni.
"İsterdim ki gelecek güzel sofraların çeşnisi için kurusun diye kilere asılan bir ayva dalı gibi sallantısız hâlde sen bul beni..."
Sayfa 15 - Birun Kültür Sanat Yayıncılık
Toprak
öteki insanların bir çırpıda beceriverdikleri bir savuşturma, benim için kangrene dönüşebilen bir yara olabiliyor.
Sayfa 18Kitabı okudu
biz kendimiz için asıl olanı sanat saydık; bu uğurda hayatı dışladık ve hayatın bizi nasıl dışladığını görmezden geldik. oysa hayat, kendini reddedeni tersiyle ödüllendirir: ölümle!
Sayfa 16Kitabı okudu