Bir süre insanlarla aynı yöne gidiyoruz, sonra uyanıyor ve onlara sırtımızı
dönüyoruz. Onlara sırtımı ben döndüm, onlar bana değil, diye düşündüm. Onlara bağlanıyor ve birden onlardan iğreniyoruz ve onları bırakıyoruz. Yıllarca peşlerinden gidiyor ve bizi beğenmeleri için dileniyoruz, diye düşündüm ve birden beğenilerini kazandık mı onların beğenilerini artık istemiyoruz.
Düşler ve masallar onun yaşamının gerçek içeriğiydi, diye düşündüm şimdi. Bu yüzden öldürdü kendini, diye düşündüm, çünkü yalnızca düşleri ve masalları kendi yaşam içeriği yapmış biri, bu dünyada hayatta kalamaz, kalmasına izin verilmez.
Otuz yıl içinde bu insanlar ne hale geldi, kendilerini ne hale getirdiler, diye düşündüm. Ve bu otuz yıl içinde ben kendimi ne hale getirdim, diye düşündüm.