Öfke Yönetiminin Ötesi, Öfkenin İçindeki Armağanı Bulmak
Öfkenin Şaşırtıcı Amacı
Marshall B. RosenbergEn Eski Öfkenin Şaşırtıcı Amacı Sözleri ve Alıntıları
En Eski Öfkenin Şaşırtıcı Amacı sözleri ve alıntılarını, en eski Öfkenin Şaşırtıcı Amacı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Öfkeyi, bu tepkiyi tetikleyen karşılanmamış ihtiyaçlarımızla bağ kurmaya çağıran bir armağan olarak görüyor. Rosenberg öfkeyle ilgili yaygın yanlış anlamaları ortaya koyarken, öfkemizin bir düşünce ürünü olduğuna da dikkat çekiyor.
Sayfa 5 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Öfkemizi yönetmek için Şiddetsiz İletişim'i kullanırken yapmak istediğimiz şey, öfkenin daha derinlerine inmek, öfkeliyken içimizde ne olup bittiğini görmek, -öfkenin kökeni olan- ihtiyaca ulaşabilmek ardından da o ihtiyacı karşılayabilmektir.
Sayfa 7 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
(...) Başka deyişle, bizi öfkelendiren, insanların yaptıkları değildir. Öfkenin asıl nedeni bize yapılanlara yanıt veren içimizdeki bir şeydir. İşte bu, tetikleyen ile nedeni birbirinden ayırabilmemizi gerektirir.
Sayfa 9 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Başkaları hakkında, -öfkemizin nedeni olan- yargılarımız aslında karşılanmamış ihtiyaçların yabancılaşmış ifadeleridir.
Sayfa 14 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Şiddetsiz İletişim'i kullanırken, insanların onlardan istediğimiz şeyleri yapmalarının ardındaki nedenin, o şeyi yapmaları kadar önemli olduğunun daima bilincinde kalırız.
Sayfa 15 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
(...) ihtiyaçlarımızı açıklıkla ifade edebilirsek, başkalarının isteklerimize şefkatle yaklaşması ihtimali önemli ölçüde artar.
Sayfa 15 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
İhtiyacımızla doğrudan bağlantı kurduğumuzda, duygumuz asla öfke değildir.
Sayfa 16 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Duyguların temel işlevi ihtiyaçlarımıza hizmet etmektir. Duygu (emotion) sözcüğü temel olarak ''bizi ihtiyaçlarımızı karşılamaya doğru iten, harekete geçiren'' anlamına gelir.
Sayfa 16 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Öfkemi o kişiye tam anlamıyla ifade etmek istiyorsam, o zaman bu süreçten geçerim. Ama her zaman da böyle bir kişiye öfkemi tam anlamıyla ifade etmek istediğimi söylemiyorum. Çoğu kez ihtiyacım bu konuyu gidip bir başkasıyla konuşmak, o kişiyi görmezden gelmek olabilir. Fakat öfkemi ona gerçekten tam olarak ifade etmek isteseydim, olay meydana geldiğinde içimde oluşan duygu ve ihtiyaçların derinliğini duyabilmesi için öncelikle ona ihtiyacı olan empatiyi verirdim.
Sayfa 36 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
İçimde oluşanların derinliğini karşımdaki kişinin bilmesini sağlamak, öfkemi gerçekten tam anlamıyla ifade etmek için bulabildiğim en iyi yoldur. Dikkat çektiğiniz gibi, sadece içinizi boşaltmak yeterli değildir. Söylediklerimi o kişinin empatiyle duymasını istiyorum. Bu onun benimle aynı fikirde olması gerektiği anlamına gelmiyor, hatta davranışını değiştirmesi bile gerekli değil; tek ihtiyacım olan şey, içimde olup biteni duyması.
Sayfa 35 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Belirli bir duruma nasıl bakmayı seçtiğim, o durumu değiştirme gücüne sahip olmamı ya da işleri daha kötüye götürmemi önemli ölçüde etkiler.
Sayfa 40 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
(...) öfkeleniyoruz, çünkü başkaları hakkında yargılara kapılıyoruz.
Sayfa 40 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Bana göre içimizde akıp giden hayatı açık biçimde kavramanın en iyi yolu, ihtiyaçlarımıza bakmaktan geçer.
Sayfa 41 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Başka birinden anlayış görmenin en iyi yolu ona da anlayış göstermektir. Onun benim duygularımı ve ihtiyaçlarımı duymasını istiyorsam, önce benim onunla empati kurmamda yarar var.
Sayfa 41 - Şiddetsiz İletişim KitaplığıKitabı okudu
Olaylara bakmanın dördüncü yolu ise öfkenin temelinde daima bulacağımız bakış açısıyla, diğer insanların o davranışlarından dolayı hatalı oldukları şeklinde düşünmektir. Şiddetsiz iletişim'de her öfkelendiğimizde kendimize şunu söylemeyi tavsiye ederiz: "Öfkeliyim çünkü kendime...... (olduğunu) söylüyorum." Böylelikle öfkrmixin gerçek nedeni olan kafamızın içindeki hayata yabancılsşmış düşünce biçimine bakmayı öneririz.