Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Emine

Emine
@vavvv_elifff
Sizden tek ricam "youtube kanalıma üye olur musunuz" "kitabımı inceler misiniz" gibi mesajlar atmananız ve hatta bu motivasyonla takibe almamanız.
202 okur puanı
Ocak 2020 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
Önemli rlca...
Sizden tek ricam "Youtube kanalıma üye olur musunuz? "Kitabımı inceler misiniz" gibi mesajlar atmananız ve hatta bu motivasyonla takibe almamanız. Emek verdiğiniz bir şeyin daha görülebilir /duyulabilir erişilebilir/dönüşebilir olmasını istemenizi anlayabiliyorum ama kendi adıma hakkaten artık bu tarz mesajlardan çok yoruldum ve bu mesajlara yanıt yazmakta ciddi anlamda yüksünüyorum... Böyle bir emeğiniz varsa profilinize girdiğimde zaten buna dair linkiniz oluyor. Böyle bir merakım oluyor olsa siz söylemeden üye olarak/ satın alarak hem size hem kendime katkı sunmuş olurum. Kaldı ki aktif youtube kullanıcısı değilim ve yığınla okumayı bekleyen kitabım mevcut. Sınırlı zaman geçirdiğim 1000 Kitap"ta bu formdaki mesajlara maruz kalmaktan hiç hoşnut değilim bu konuda alana duyulmaya özene ihtiyacım var.... Ricamı duyar ve özen gösterirseniz çok mutlu olurum... Sevgiler...
Reklam
Riyakarlık ve ahlak üzerine...
Riyakarlık diyince aklımıza   "ibadette gösteriş yapmamak"  gelse de aslında çok geniş  bir bağlama sahip. TDK riyakarlığı  "toplumun, insanlığın etiğine, dinine aykırı yapılmakta olan davranışlar" veya "insanları yanıltmak veya aldatmak amacı ile, kendi çıkarları dahilinde yalan söylemekten kaçınmayan kişi" olarak
İnsan kaybettiğini arardı bunu kah bilinçli yapardı kah bilinçdışı... Bazen neyi kaybettiğini bilmeden arardı, bazen ne kaybettiğini bilmeden bulurdu, bazen ne kaybettiğini bilmeden başka bir niyetle yola çıkmışken onu bulurdu, bazense ne kaybettiğini bilse de onu bir türlü bulamazdı... Bazen bazı şeylerin kaybı gökyüzünde sadece kutup yıldızını görüyorken bir anda artık onu görmemek gibi bir şeydi. Oysa kişi çok iyi bilirdi ki gökyüzünde görmediği ne çok yıldız vardı ama bu bilme hali ona yetmezdi, kutup yıldızı olmadan zifiri karanlıkta, yönünü kaybetmiş, kocaman bir boşlukta hissederdi... Yeniden daha güzel şekilde inşa olacağına dair umut mu? Vardır illa kıyısında köşesinde ucunda bucağında... 23.04.2024

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
168 syf.
·
Puan vermedi
Canım Yaşar`ın kaleminden bir kitap daha. (bu ay en çok okuduğum yazar sanırım.) Kitap öykülerden oluşmakta. Bazı öykülerinde psikolojik rahatsızlıkları ilmek ilmek işlemiş . Bu kısmını özellikle çok sevdim. "Haliyle" adlı öyküdeki Nsuh karakteri en çok kalbime dokundu. Psikolojik rahatsızlıkların gözle görülmeyişinin görmemezlikten gelişinin acı bir portresi idi resmen Nasuh. Diğer öyküler ise kendinizden etrafınızdan parçalar bulabileceğiniz ayrı kesitler. Şermin Yaşar'ı tanımadıysan tanıyın. Tanıdıktan sonra başkalarının tanıması için uprsltıüınızın farkına bile varmayacaksınız. İyi ki varsın Kadın ve iyi ki yazıyorsun
Kalk Yerine Yat
Kalk Yerine YatŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20214,084 okunma
168 syf.
·
Puan vermedi
Kalk Yerine Yat
Kalk Yerine YatŞermin Yaşar
8.5/10 · 4.084 okunma
Reklam
kardeş gibi hissettiklerimiz dahildir
Kardeşlik pili bitmiş bir saat gibiydi. Pilini taktığın anda kaldığı yerden başlayıveriyordu çalışmaya. Bin yıl da görmesen, amnda kapatıyordun aradaki açığı.
Kızına yapabileceği en büyük iyiliğin onu sakin bir adamla evlendirmek olduğunu düşündü ve okumasına müsaade etmedi. “Habibe’yi okutursak ve devlet memuru falan olursa Allah muhafaza, ortada devlet diye bir şey kalmaz Sevgi Hanım. En iyisi bu kızı biriyle evlendirip başımızdan savalım. Kocası uğraşsın” diyerek karısını Habibe’ye mülayim bir koca aramaya göndermişti. Aranan koca çabuk bulunmuş, annem babama böylece paketlenmişti. Kendisi
Ne var ki annem sahiden de babasının kızıydı. Rahmetli dedem, albay emeklisiydi. Kendisi gibi vatana millete hayırlı, ciddi, kuvvetli, sert, dediğim dedik ve otoriter askerler olmasını arzu ederek dünyaya getirdiği oğullan, tabiatlan itibariyle analanndan halim selim çocuklar olarak çıktıkları için onlan elemiş; bir kız evlat olmasına rağmen
Babamın sakin ve uyumlu yaratılışıyla gidiyordu bir şekilde evlilik. Babam; her ay maaşını annemin eline takır takır sayıyor, yol ve kahvehane parasını annemin layık gördüğü rayiçler üzerinden uslu uslu alıyor, etliye sütlüye katiyen karışmıyor, her türlü küfür, hakaret ve itilip kakılmayı sineye çekiyor, yine de anneme sesini çıkarmıyordu. “Deliyle deli olunmaz” sözü babamın diline pelesenk olmuş, evlilik yaşantısı bu felsefe üzerine inşa edil140 mişti. Uymuyordu babam anneme. Katiyen onun çektiği yere doğru gitmiyor, belki de elinden bir kaza çıkmasından korkuyordu. Yapmazdı ama annem başlı başına ağır tahrik unsuruydu. İnsanın sinirlerini etinden ayırır gibi sıdkını sıyırıyordu babamın. Ama adam asla gık demiyordu. Doğrusunu söylemek gerekirse, babam annemden korkuyordu. Herkesin korktuğu gibi...
Annemin bunu yapacağına ihtimal vermemiştim. Yani öyle parlak bir evlilikleri yoktu. Sık sık kavga ediyorlardı. Daha doğrusu annem babama bağırıyor, babam susuyordu. Aralarındaki sevgi saygı müessesesi zamanla yıpranmamıştı, zira o bağlar hiç kurulmamıştı.
Reklam
Arif bu dünyada şansı yaver giden adamlardan biriydi. Sıkıştığı anda Hızır ve 11- yas anında buluşur, sen mi gidersin Arife yardıma, ben mi gideyim diye tartışır, çoğu zaman ikisi birlikte yardıma koşarlardı ki Arifin işleri katmerli çözülürdü. Çocukluğundann beri böyleydi Arifin işleri. Başı her sıkıştığında gülerek aynı hikâyeyi anlatırdı. “Anam ben doğduğumda hastalanmış, yataklara düşmüş. Ölecek diye beklemişler, ama ben de el kadar bebeyim. Babam, anam bir odada yatarken bir daha evlenmiş. Beni yeni gelen kadının kucağına vermişler. Medine Annem işte o kadın. Çok sevmiş beni, bir gece koynunda uyutmuş. Derken olmayacak şey olmuş, anam da iyileşmiş. Hacer Annem de işte o kadın. Ben öyle, bir Medine’nin, bir Hacer’in kucağında iki anayla büyüdüm. Anasız kalacak diye korkarlarken iki annem birden oldu. Allah beni sever, önce dara düşürür, sonra gökten yağdırır.”
“Elli yaş? Nasıl hissediyorum, ne hissediyorsun ortak?”, diye sordu Rıza. Belki de ilk kez biri ne hissettiğini soruyordu. Gerçekte merak etmediklerine emindim. Hiç düşünmeden; “Bir değil birkaç hayatı bir arada yaşamış gibi” dedim.
1.613 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.