Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
En Beğenilen Ölmez Otu Yorumları ve İncelemeleri
En Beğenilen Ölmez Otu sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Ölmez Otu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
910 üzerinden
Selam
Ölmez Otu;
Yaşar Kemal’in, “Orta Direk” ve “Yer Demir Gök Bakır”dan sonra yazdığı “Dağın Öte Yüzü” üçlemesinin son kitabıdır.
Üçlemenin ana teması köy yoksulluğudur.
Ölmez Otu,
Yalak Köyü halkının kışın çoğalan borçlarını kapatabilmek için Çukurova’ya gidişlerini ve orada pamuk toplarken yaşadıklarını,
Yaşadığımız büyük afette vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar dileyerek başlamak istiyorum incelememize. Aynı zamanda ilk günden beridir tek bir hayatı dahi kurtarmak için mücadele eden sağlık çalışanlarımız başta olmak üzere tüm kurtarma ekiplerimize, uykusuz biçimde bölgeyi bizlere gösteren haber ekiplerine, yardım
Ölüm kaçışı olmayan bir durum. yaşamın doğal sonu.Ancak cinayet , intihar gibi durumlar ölümü trajik ve kriminal hale getirir.
Ölmez otu kitabı yoksulluğun yanına yaşananların getirdiği utancın korkusu ve yaşayan düşmanın yaşamaması gerekir görüşü ile ölümü anlatır.
3 ölüm bir derin korku.Muazzam bir manzara betimlemesi.Şiirsel bir anlatım. Ölmez otu, Dağın öte yüzünün son durağı.
ve üçlemenin en korkunç kitabı.
yer demir gök bakır'da yaşayan bir mitos yaratılmış, beyaz cehennemden ibaret bir dünya, cennetin umuduyla doldurulmaya çalışılmıştı.
ama şimdi o bolluk ve bereket vadeden cennet imajının yerini karanlık bir karabasan almış durumda. dünya hiç olmadığı kadar karanlığa ve kasvete bürünmüş gözüküyor.
cinayetler, suç ve ceza tenakuzu, suçluluk duygusu ve vicdan azapları, tere ve kana belenmiş bir erotizm, linç kültürü, rekabet unsuru, mücadele ruhu ve nihayet bir mitosun yerinden edilişi.
yaşar kemal'in niçin büyük bir roman yazarı olduğunu fazlasıyla kanıtlayan bir edebiyat şaheseri.
çukurova'da kartalların dönüp durduğu o eşsiz anlara tanıklık etmek için mutlaka okunmalıdır.
Ölmez Otu...
Dağ serisinin 3. kitabı. İlk kitap; Orta Direk. İkinci kitap; Yer Demir Gök Bakır. Bu üçüncü kitap da, Ölmez Otu. Kitap isimleri de efsane. Canım Yaşar Kemal. Hala etkisindeyim, bekledim bu yüzden.
Siz okumak için beklemeyin derim. Seriyi bölmeden okumak çok daha keyifli oluyor.
İlk kitap da yol hikayesi, tüm zorlukları ile beraber anlatılırken, ikinci kitap da o zorlukların getirisi bedeli ve yaşanan zorluklarla birlikte mücadeleler anlatılır. Eskiden bizlerde Osmanlı'da sınıfların olmadığını düşünürdüm.. Derebeylerimiz yoktu, soylular ve işte burjuvalar, sadece sınıflar Avrupa'da olurdu, benim hayal dünyamda. Bu üç kitap sınıfları geçin, ezilen, hor görülen, yaşamaya bile hakkı olmayan bir kesimin varlığını gösterdi bana. Köle değil, değil ama ondan da beter. Köle olsan dersin ki bir gün özgürlük var işin sonunda. İnsanlarımız mutlu olacak bahaneleri bulma konusunda hak verirsiniz ki müthiş, şu kaderci anlayışımız bizi müthiş kurtarıyor. Ve ölüm.. Adalet ancak o zaman yerini buluyor. Bulsun diye uğraşıyoruz ya da..
Yaşar Kemal sevda işlerini burada Çukurova'da işlemiş resmen. Olduğu gibi, olması gerektiği gibi, olan gibi. Basit, zaten anlattığı insanlar da basit. Sevdaları da öyle haliyle.
İki kitapta var olan hikaye, bu üçüncü kitapda birleştirildi. Ne üzüldüm, ne düşündüm...Taşbaş Mehmet kıymetini bilmediler senin, bilmezler de zaten. Doğruyu söyleyen sevilmez. Bizde en iyi yalanı kim söylerse onun düdüğü öter.
Kısmen öter, güzel bir seri..
İçim buruk, daha da devam edebilirdi. Okurdum..
Tavsiye ederim
Serinin 3.kitabı Ölmez Otu. Son kitapta 2.kitapta yaratılan mitin yıkılışını görüyoruz. Peki mit ne demek? Mit: “Kuşaktan kuşağa yayılan, toplumun düş gücü etkisiyle zamanla biçim değiştiren, tanrılar, tanrıçalar, evrenin doğuşu vb.yle ilgili, imgesel, alegorik bir anlatımı olan halk öyküsü.” Yani Taşbaşoğlu. Serinin 2.kitabında umutsuzluktan, korkudan Taşbaşoğlunu ermiş ilan etmişlerdi. Hatta Taşbaşoğlu kendi bile ermiş olduğuna inanmıştı. Oysa bu seride tarlaların verimli olması, köylülerin korkacak bir şeylerin olmaması, iyi para kazanmaları sonucu artık bir ermişe ihtiyaçları kalmaz. Kendi yarattıkları ermişle dalga geçerler, alaya alırlar, hakaret ederler. Bu da Taşbaşoğlunun hüzünlü sonunu hazırlar. Kitabın sonunda önemli karakterlerden biri olan ölmez otu Meryemceye ne olduğu da yazmıyor. Genel olarak yorumlarda seriden bağımsız olarak da okunabileceğini söylemişler ama bence serinin tamamı okunmalı. Yine çok sevdiğim ve kesinlikle önereceğim bir seri oldu.
Keyifli okumalar
Bir yaşarım Kemalim klasiği..
Bende ki 1.basım 1968 ant yayınları
Diger basım kitaplarda sayfa sayıları eksilmiş
Bir Yaşar Kemal aşığı olaraktan dosttan gelen hem tavsiye hem hediye ise okunur
Yaşarım kemalim
Okuyalım bakalım neymis bu ölmez otu
Diye paylaşmıştım bu kitabi 1k uygulamasına ant yayınları eklemesi için iletmiştim geri dönüş olup ant yayınları basımını eklemişler
Yaşar Kemal aşığı olan ben benim tabirim ile Yaşarım Kemalim
Yakın zaman önce vefatı daha once bu kadar sevmiş olsaydım onu görebilmek için her seyi yapardım
Kitaba gelince bana hediye gelen bu kitap benim icin çok cok değerli bin kitaba davet ettim kitapsever dostumu ama şimdilik gelmedi gelip görürse tesekkurlerimi burdanda iletiyorum...
Kitaba gelince her zamanki gibi Çukurova köylüsünün hayat mücadelesi kültürü kaleme alınmış.
Ķöyde ırgatlık yapan Sefer Memidik ve Uzunca Ali
Memidik ile köy muhtarının arası iyi değil.
Sefer Memidik i dövmüş
Memidik te Muhtar Sefer i öldürmeye karar vermiş yanlışlıkla başkasını öldürüp deliye dönmüştür.
Memidik sonunda Sefer i öldürmüştür
Altı çizili çok kelime bulamadım ama bir kaçını şuraya bırakayım
*Uykuda olan insanın ölüden ne farkı var.
*Öldürseler iyi ama hakaret ederler..Dayanamazsın.
*Bir sessizlik acısı geldi yüreğimin başına çöreklendi.
*insazsızliktan beter yok.
*Kimse kimsenin kısmetini yiyemez
Umarım faydalı olur keyifle okunur
Bir topluluk, ya da birey hayata tutunmak için ne yapar?
Hem de eğitimsiz, fakir ve çaresizse…
Başında zulmeden ve adaletsiz bir muhtar ya da ağa da varsa…
Artık bu toplumda bozulma ve çürüme kaçınılmazdır ve değerlere tutunmak zordur.
Üçlemenin sonuncusu olan Ölmez Otu, çaresizlikle tutunacak dal arayan köylü tarafından yaratılan Taşbaşoğlu mitinin yok olmasını işlemektedir. Yokluk zamanında ermiş olarak ilan edilip göklere çıkarılan Taşbaşoğlu’nu işler yolunda giderken yerin dibine sokar köylü. Son olarak hem Taşbaşoğlunun hem de muhtarın ölümüyle de mit son bulur.
Dağın Öte Yüzü üçlemesinin ilk eseri Ortadirek'te köylünün Çukurova'ya pamuğa inmesi ve kötü bir sürprizle karşılaşmalarına şahit olmuştum. Ortadirek'e dair daha önce bir inceleme yazısı paylaştığımdan bu eser üzerinde durmayacaģım.
Üçlemenin devamı olan Yer Demir Gök Bakır'da ise pamuğa inen köylülerin verimsiz bir tarlayla karşılaşmaları
Peki, beni rahatsız eden noktalar nerelerdi?
Güzel bir üçleme okudum.
Peki, beni rahatsız eden noktalar nerelerdi?
Ona gelmeden önce yazarın düş dünyasının güçlü, kaleminin akıcı ve kurgusunun başarılı olduğunu söylemeliyim. Beni içine alan en önemli nokta köyde geçmesi ve Anadolu insanının söyleyişlerini barındırması. Adana'da pamuk toplayarak var olma mücadelesi veren köylü memleketim
Dağın Öteki Yüzü üçlemesinin son kitabı Ölmez Otu.Her ne kadar birbirinden ayrı okunabilecek kitaplar da olsa sıralamaya göre okunmasını öneririm.Daha bir keyif alarak okuyacaksınız.Yaşar Kemal okurları bilirler, okumaya başladığınız andan itibaren kitabın kahramanlarıyla birlikte olayların içinde savrulup duruyorsunuz.
Birinci kitapta; köylülerin Toroslardan pamuk toplamak için Çukurovaya inişleri sırasında dramatik yaşantılarına tanıklık ettik.İkinci kitapta; Yalak köylülerinin baskılar karşısında korkularindan ve çaresizliklerinden kendi yarattıkları ermişe koşulsuz bağlanmalarına tanıklık ederken, üçüncü kitapta da; var ettikleri ermişin yine korkuları yüzünden yok oluşuna ana karekterlerden Meryemce Ana' nın ölmez otu gibi ölümsüzleştirildiğine taniklık edeceksiniz.Güçlü yere sağlam basan Anadolu kadınının simgesi Meryemce Ana.Aşkın ,şiddetin,cinayetlerin, yaşam mücadelesinin bolca içinde olduğu leziz bir Çukurova hikâyesi.Sonuna kadar keyifli bir okumaydı.
Sevgiyle ve kitaplarla kalın..
Yaşar Kemal'den Ölmez Otu'nu okudum. Dağın Öte Yüzü üçlemesinin son kitabı. Pamuk ırgatlarının borca pamuk topladıkları, Uzun Ali, Koca Halil, Meryemce, Memidik ve Muhtar Sefer'in son dansı... Yaşar Kemal'e neden sürekli Çukurova'yı yazıyorsun diye sormuşlar yurt dışında bir toplantıda. Ustamız da şöyle demiş: Kafka, Dostoyevski, Tolstoy da kendi Çukurovaları'nı yazdılar, diye yanıtlamış. Ne garip bir yafta. Türkçe yazdığı için her bir şehre heykeli dikilecek bu büyük kaleme "Hep Çukurova'yı yazıyor." diyenler oluyor. Bu kitap çok büyük bir kitap. Öznesi insan ve Çukurova. Ölüm, korku, terk etme, şehvet romanın izlekleri. Çok büyük bir roman. Aşk olsun #yaşarkemal #ölmezotu #dağınöteyüzü #roman #türkiyeedebiyatı @zorba_kitabevi_kafe #neokudum #neokusam #tavsiyekitap #bookstagram #kitabevi #kafe #alsancak #izmir #book #kitap #kitaplık
Dağın Öte Yüzü serisinin son kitabı. İlk iki kitaba göre çok daha akıcıydı, ancak yine de kitabın ortalarının ne kadar durağan olduğunu söylemeden olmaz. Sabrına güvenenlerin okuyabileceği türden. Betimlemelerin çokluğu ve uzunluğu zaman zaman yordu beni.
Spoiler İçerir
Taşbaşoğlu'nun ölmemiş olması ve yeniden köye dönmesi beni epey şok etti. Gerçi adama yaptıklarından sonra adam zorundan gidip kendini öldürdü de... Memidiğin Sefer'e olan kini boşa çıkacak da, yanlışlıkla Şevket beyi öldürdüğüyle kalacak diye de endişelendim ama neyse ki öldürdü o mendeburu. Koca Halil'in de ölmemiş olması ve pamukta yeniden ortaya çıkması, ilk kitapta Meryemce ile olan tüm husumetlerine karşılık Ali ona bir an önce yetişebilsin diye pamuk çalarken yakalanıp cümle köye rezil olması oldukça şaşırtıcıydı. Meryemce'nin de pamuk zamanı köyde yalnız bırakılması sonucunda insana hasret kalması ve Koca Halil'i bile affetmesi de öyle. Sadece kitabın sonunda Ömer Meryemce'yi öldürdü mü, öldürmedi mi sorusu cevapsız kalmış.
Sonuç olarak bu köyden de, köylüsünden de ölümüne nefret ettim. Artık kafamda ateşe verebilirim bu köyü.