Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarihin Psikanalitik Anlamı

Ölüme Karşı Hayat

Norman O. Brown

En Eski Ölüme Karşı Hayat Sözleri ve Alıntıları

En Eski Ölüme Karşı Hayat sözleri ve alıntılarını, en eski Ölüme Karşı Hayat kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilinçdışı ile bilinçli yaşam arasındaki dinamik ilişki bir çatışkı ilişkisidir, ve psikanaliz baştan sona bir ruhsal çatışkı bilimidir.
Sayfa 15
...bastırmanın özü, insanın kendi insan doğasının gerçekliklerini tanımayı reddetmesinde yatar. Bastırılmış amaçların şöyle ya da böyle insanın içinde kalması, rüyalarda ve nevrotik semptomlarda kendini gösterir.
Sayfa 15
Reklam
Girişten
Batılı ahlak ve rasyonelite geleneğine ciddi olarak bağlı herkes için Freud'un söylediklerine kulak ver­mek sarsıcı bir deneyimdir. Böylesine büyük ideallerin kaba ve çirkin yanlarını kabul etmeye mecbur kalmak aşağılatıcı bir durum. Bu çirkin yanı saklı uygar tabuları çiğnemek de suçtur. Freud'u okumak, bir kere daha psikanalizin entelektüel tarihte Freud'un konumunu yeniden değerlendirme olduğunu kabul et­mektir. Freud sadece bireysel terapi yönteminin kurucusu olarak kabul edildiği sürece, onu Charcot ve Breuer'in mirasçısı, tıp ta­rihinin bir parçası olarak görmek yeterlidir. Ama eğer psikanaliz insanın özbilincinin genel evriminde yeni bir aşama demekse, mevcut durumumuzu teşhir etmek kısmen Freud ile modem dü­şüncedeki diğer eğilimler arasındaki oldukça karanlık ilişkileri değerlendirmek ve günışığına çıkarmaktır. Freud ile Nietzsche arasındaki üzerinde pek düşünülmemiş yakınlık bilinir; ve bizatihi Freud şairlerin bilinçdışının keşfinde kendisini öncelediklerini kabul etmiştir.
Freud'u anlamak için garip bir dünyaya ve garip bir dile girmekten başka çare yoktur; bu dünya hasta insanların dünyası, bu dil müthiş bir tekniğin tanısal dilidir. Ancak bu garip dünya hepimizin birden gerçekte içinde yaşadığımız dünyadır.
Bütün insanların deli olduğu doktrini insanın doğası ve geleceğine ilişkin tarihsel bir perspektifle çatışma halindedir: Bütün kültürel zenginlikleri, bütün tarihsel değişimleri tüm kedilerin gri olduğu bir karanlığa gömer sanki. Ancak bu itiraz Freudcu nevroz te­orisinin zenginliğini ve karmaşıklığını gözardı eder.
Eğer sevgi yalnızca dünyadaki nesnelerle özdeşleşme pe­şindeyse, o zaman sahiplenicilik sevginin asli bir özelliği değildir. Bizim eleştirimiz, Freud'un sevilene sahip olma yönünde azal­tılamaz bir arzu olarak "doğru nesne-kateksisi" nosyonunadır. Doğru nesne "kateksisi"nin temelde anaklitik olması bizi bir sevme tarzı olarak onun bütünselliğinden kuşkuya düşürür. Zira anaklitik olmak sevginin kendi yolunu izlemeyip ekonomik ih­tiyaçların belirlediği bir yolu izlemesi, bağımlılık olgusu ve ge­nelde gerçeklik -ilkesi demektir. Bundan dolayı, Freud'un daima ısrarla belirttiği o cinsel içgüdüyle cinsel olmayan içgüdünün kay­naşmasıyla oluşmuş bir kalıptır. Cinsiyet ve kendini koruma olmak üzere iki içgüdü varsaydığı aşamada, Freud nesne­ seçiminden kendini koruma içgüdüsüne yaslanan cinsel iç­güdünün bir tezahürü olarak söz ediyordu. Eros ve saldırganlık olmak üzere iki içgüdü varsaydığı safhada, Freud, nesnesine sahip olduğunda bile nesne-seçimindeki kaçınılmaz saldırganlık un­surundan söz etmektedir.
Reklam
Sevecek bir dünya araştırmasını yürüten insan egosudur; ya da, daha doğrusu, bu proje, egonun bilinçdışı tabakasında, insan bi­lincine huzursuz bir biçimde sevgisini tatmin edebilecek bir nesne arayışında rehberlik eder. Tıpkı St. Augustine örneğindeki gibi: "Kimseyi sevmedim, sevmeyi sevdim ben; sevme aşkıyla, sevebileceğim şeyi aradım."
Spinoza'nın insan arzusunun nihai amacı, Tanrı'ya duyulan entelektüel sevgi, asıl olarak aynıdır. Spinoza'nın sis­teminde, Tanrı Doğanın bütünselliğidir (Deus sive Natura). Sev­giyi dışsal bir neden (hazzın kaynağı) fikri ile birlikteki haz (la­etitia) olarak tanımlar, ve aşkın bir özelliğinin de, tatminin sevilen nesnenin mevcudiyetine bağlı olması anlamında, sevilen nesne ile bir birlik istenci olduğunu ekler. Dolayısıyla, Spinoza için, insan arzusunun nihai amacı haz içinde dünya ile birleşmektir; ve Freud'da olduğu gibi, bu özünde narsistik olan bir enerjinin (ar­zunun) nihai hedefidir. Spinoza'ya göre, bireyin enerjisi öz olarak, kendini-koruma, kendini-etkin kılma ve aynı zamanda kendini İnutlu etmek (laetitia) demek olan, kendini-mükemmelleştirmedir (conatus in suo esse perseverandi). Böylelikle, Freud için olduğu gibi, Spinoza için de, birey insanın kendini mükemmelleştirmesi (narsisizm) haz içinde dünya ile birlikte gerçekleştirilir.
Rüya bütünüyle asosyal bir fiziksel üründür.. rüya, görenin kendisi için bile anlaşılır değildir ve dolayısıyla başkasını kesinlikle il­gilendirmez... Espri ise haz arayışındaki tüm psişik işlevler içinde en sosyal olanıdır... Bundan dolayı anlaşılır olma koşulu espri için esas­tır; yoğunlaştırma ve yer değiştirme yoluyla bilinçdışında mümkün olan çarpıtmadan faydalanabilir, ama bunu üçüncü şahsın anlamı çı­karamıyacağı bir noktaya götüremez
Psikanalitik kategoriler ile toplumsal-tarihsel kategorileri bağ­lantılandırmak Fromm'un da ait olduğu yeni-Freudcu okulun özel­liğidir; yine aynı okulun bir özelliği bütün ideolojik üstyapının be­ densel temeline ilişkin birincil psikanalitik içgörüyü feda ederek bu bağlantıyı kurmasıdır. Erich Fromm'un Özgürlükten Kaçış'ında, 'otoriter karakter" kavramı Freud'un "anal karakter" kavramı ye­rine konmuştur ve "otoriter karakter" bedensel bir tabanı olmayan özerk bir tinsel tutum olarak ele alınmıştır. Freudcu beden ma­teryalizminin yitimiyle, psikoloji yeni-Freudcu ellerde, aynı şe­kilde Jungcu ellerde de, bir kere daha Freudcu devrimden önce neyse o hale, yani özerk bir ruhun psikolojisine dönüşmüştür. Bu yeni-Freudcu çevrelerde Freud'un "biyolojik yönsemesi"nin üs­ tesinden gelmek olarak "sunulur". Fromm'a göre, Freud "aslında olduklarinın tersine, erojen bölgelerle karakter özellikleri ara­sındaki nedensel bağlantıyı yanlış anlamıştır." Birincil olan bir "tutum"dur ve şayet bebeksi erojen bölgelere ilişkin bir gönderme varsa, bu yalnızca "bedenin dilindeki dünyaya yönelik bir tu­tumun ifadesidir".
136 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.