Kızın arzuladığı şekliyle ölüm bir yok oluşa değil, bir redde benziyordu. Kendi kendini redde. Hayatında hiçbir gün, söylediği hiçbir söz onu memnun etmemişti. Hayatın içinde kendini nefret ettiği ve bir türlü kurtulamadığı ağır bir yük gibi taşıyordu. Bu yüzden de tıpkı buruşturulmuş bir kağıdı atar gibi, tıpkı çürük bir elmayı atar gibi kendi kendini atıp reddetmek istiyordu.