Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Omni - Yaradılışın Dört Prensibi

John L. Payne

Omni - Yaradılışın Dört Prensibi Sözleri ve Alıntıları

Omni - Yaradılışın Dört Prensibi sözleri ve alıntılarını, Omni - Yaradılışın Dört Prensibi kitap alıntılarını, Omni - Yaradılışın Dört Prensibi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sevmek
Sizi besleyen, yola devam etmenizi sağlayan şey, sizin sevme iradeniz ve özleminizdir.
Sayfa 125 - Akaşa Yayınları
Sevgi
Sevgi, olan'ı tümüyle ve tam olarak kabul etmektir.
Sayfa 28 - Akaşa Yayınevi
Reklam
Tüm yaşamla bağlantınızı idrak etmeniz sizi diğer türlere karşı davranışınızı değerlendirmeye itecektir.
Sizin zorlandığınız şey, fiziksel dünyanın bir illüzyon olduğunu ve bilincinizin biyolojinin bir sonucu olmadığını , biyolojinin ve fiziksel-olan her şeyin bilincin bir sonucu olduğunu, çünkü fiziksel dünyanın gerçekten sizin yaratımınız , oyun alanınız olduğunu idrak etmek olagelmiştir.
Mutluluğun Dört Anahtarı : KENDİNİ TAKDİR ETME : Doğal yeteneklerinizi kabul ve tasdik etme yoluyla yaratma yeteğinizi güçlendirir. İZİN VERME : Sevgi dolu bir hayat yaşamanın anahtarıdır. ŞÜKRETME : Bolluğu mıknatıs gibi çekmenizi sağlar. Siz neyin üzerinde odaklanırsanız, o çoğalır. BAĞIŞLAMA : Sağlığa ve rahatlığa götürür. Eğer rahatsız ya da hastaysanız, daima, bağışlamanız gereken bir şey var demektir. Bağışlamak, gerçek kimliğini hatırlatır.
Sevgi
Sevgi, nasılsanız öyle olmanıza izin vermek ve aynı hakkı herkese tanımaktır.
Sayfa 28 - Akaşa Yayınevi
Reklam
"Yaşamınıza bir şey çekmek istediğinizde, ama o şeyden yoksun olduğunuzu düşünmekten başka bir şey yapmadığınızda, o zaman Evren size düşündüğünüz şeyin daha çoğunu, istediğinizi söylediğiniz o şeyin daha fazla yoksunluğunu getirmekten başka bir şey yapamaz."
Sayfa 43
Realite diye bir şey yoktur, sadece sizin realiteyi algılayışınız vardır.
"Eğer siz bir başkasını (davranışını) onaylamıyorsanız, açık bir biçimde 'neyseniz, o' olamıyorsunuz demektir. Onaylamama daima yoksunluğu işaret eder!"
Sayfa 57
Bir kez ÇEKİM YASASI’nı anladığınızda ,dikkatinizi yönelttiğiniz her şeyi deneyiminize davet ettiğinizi de anlayacaksınız.Ve olumsuz dikkat ile olumlu dikkat arasında bir fark olmadığını da anlayacaksınız. Niyetiniz yaratmak, çekmek ve davet etmek için yeterlidir.Bir kez bu yasayı idrak ettiğinizde,şu iki tepkiden birini göstermeyi seçebilirsiniz .Ya kendinizi sınırlı ve korkulu düşünüşünüzün bir kurbanı olarak görebilirsiniz, ya da istediğiniz şeyi ELDE EDEBİLECEĞİNİZ ve onu yaratmak için TÜM GÜCE SAHİP OLDUĞUNUZ bilgisini kutlayabilirsiniz.Bu bilgi büyük bir özgürlük kaynağıdır, çünkü artık arzuladığınız şey için kendi dışınıza bakmanız gerekmez....
Reklam
Bir şeyi, O'NU SEVENE DEK BIRAKAMAYACAĞINIZI bildiren bir yasa vardır. Sevmek izin vermek ve kabul etmektir. Bir şeyi sevgiyle serbest bıraktığınızda artık O'na dikkatinizi vermezsiniz; ve O'na dikkatinizi vermeyi bıraktığınızda, 'O' da artık sizin deneyiminizde yer almaz.
Bir kez ruh kendi özünü hatırlamaya başladığında, din artık onun hayatında büyük rol oynamaz olur. Bu aşamada , o kişilik kendisini büyük tablonun bir parçası olarak, " Tanrı'nın bir parçası olarak görmeye başlar ve kendisini bir kuvvet olarak bu "Tanrı" ile direkt ilişkide görmeye, dolayısıyla, kendi içinde bulunan gücü tanıma sürecinde tanrıyı artık kişiselleştirmemeye başlar.Bu olgunlaşma sürecidir; işte bu süreç bireysel ruh, Nasıralı'nın, "Ben ve Baba bir'iz" sözünün ne anlama geldiğini hissetmeye başlar. Çünkü o ruh Evren'in yaratıcı gücünün, " Tanrı'nın onun içinde bulunduğunu idrak etmiştir. Bu , karışıp birleşme sürecidir. Sizin Dünya üzerinde enkarne olmanızın asıl amacı budur.
Her yargı, kendinize karşı sevgisizliğinizle ilgilidir ve onun yargılanan kişi yada durum ile gerçekten hiçbir ilgisi yoktur.
Sessizce oturun ve vermek istediğiniz bir kararı düşünün ki bu iki tatil yerinden birini seçmek gibi önemsiz görünen bir karar bile olabilir. Kendinizi, diyelim ki önce Yunanistan’da, ve sonra da İspanya’da hayal edin. Solunumunuza ne oldu? İki seçenek üzerinde düşünürken solunumunuzda bir değişiklik oldu mu? Eğer bir fark hissetmediyseniz, tatilden ne beklediğinizi ve bu zaman nasıl geçirmek istediğinizi tanımlayın. Büyük Benliğiniz her iki tatil yerindeki fırsatları ve koşulları zaten bilmektedir. Bir kez ne istediğinizi belirlediğinizde, kendinizi yine her iki yerde de hayal edin. Daha geniş, daha kolay, daha tam bir biçimde soluk alıp vermenize neden olan görüntü sizin gideceğiniz yerdir, çünkü ruhunuz size o yrin istediğiniz şeye daha uygun olduğunu söylemektedir. Ne hissettiğini bilmekte zorlananlarınız için, solunumunuzu gözlemlemek mükemmel bir başlangıç olur. Eğer bu alıştırma sizin için çok süptilse, birbiriyle daha az ilgili şeyleri gözünüzde canlandırın. Örneğin, yapmaktan hoşlanmadığınız birşeyi yaptığınızı hayal edin, ve solunumunuzu izleyin. Sonra yapmaya bayıldığınız bir şeyi hayal edin, ve aradaki farkı hissedin! Bu sizin kendi sabit Evet/ Hayır mekenizmanızdır!
Biz Yükselişden Sõz Ederken, Fiziksel Bedeninizle Buradan Ayrılmaktan Değil, Bilincinizin Yükselişinden Söz Ederiz. Yani Sözünü Ettiğimiz Şey; KORKUYU BIRAKIP SEVGİYLE YÜKSELME Yeteneğinizdir.
91 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.