Otuzundaki Kadın
Honore de BalzacOtuzundaki Kadın Gönderileri
Otuzundaki Kadın kitaplarını, Otuzundaki Kadın sözleri ve alıntılarını, Otuzundaki Kadın yazarlarını, Otuzundaki Kadın yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Anne kalbi, derinliğinde daima af bulunan bir uçurumdur.
İnsan servetinden çok sözüne kıymet vermelidir. Çünkü ahde vefa servet kazandırır,fakat dünyanın bütün hazineleri allaklığın [sözünde durmazlık] lekesini vicdandan silemez.
Aşkı dile getiren iki araç vardır: Mutsuzluk ve üzüntü. Birbirinin ikiz kardeşi olan bu duygular aşıkların sözlüğüdür.
Tabiat,bize saadeti müphem imajlarla göstererek,fırsatı kaçırmamızı tavsiye eder; bahtiyarlık imkanlarından mahrum kalmışsak yasını tutturur bize.
Pişmanlıktan değil de daha çok boşa çıkmış umutlardan dolayı ölürüz biz.
İnsan içine karışacaksanız, biraz daha ölçülü olun.
Mizacımızın bütün arzularını tatmin eden adama, ömrümüz boyunca ancak bir defa rastlarız.
Öyle fikirler var ki, tanımadan boyun eğeriz onlara; içimizdedirler amma farkında bile değilizdir. Bu mülahazalar hayli garip görünebilir, fakat her hüsnü niyet sahibi -arasa kendi hayatında da bunun binlerce misalini bulacaktır. Bu fikirler önceden mevcut birtakım metinlerdir. Daha sonraları, tecrübemiz ve zekamızın kazançları onların gözle görülen inkişaflarıdır.
Övünmeyi, ileri sürecek başka kıymeti olmayanlara bırakmalı.
Gençlikte fecrin loşlugu, ihtiyarlıkta, akşamın alacakaranlıgıdır hüzün.
Dünya zevkleri ancak elem doğurur, sadece ıstırablarınızı değiştirmiş olacaksınız o kadar.
"Cemiyete itaat ha!" dedi. "Amma yaptınız efendim. Bütün felaketlerimize sebep o degil mi? Tanrı insanları bedbaht edecek tek kanun yaratmadı. Amma insanlar, bir araya gelerek onun eserini berbat ettiler. Biz kadınlar, tabiattan çok, medeniyetten kötülük görüyoruz. Tabiat bize nihayet cismani acılar vermiş, siz onları hafifletmediğiniz gibi, üstelik medeniyet de, durmadan inkisara uğrattığınız hislerimizi inkişaf ettirdi. Tabiat, zayıf mahlukları boğar. Siz durmadan acı çeksinler diye, yaşamaya mahküm ediyorsunuz onları. lzdivacın bütün ağırlığı yalnız bizim omuzlarımıza çöküyor, erkeğe hürriyet, kadına gelince, vazife, vazife.
Bizi muayyen bir elemin tesirlerinden çok inkisara uğrayan ümitler mahveder. Ben daha tahammül edilmez, daha korkunç acılar gördüm ki öldürmediler.
Insanın çocukluğundan sonra, gönülün çocukluğu başlar.
"O da sahiden masum ve tecrübesiz olan birçok genç kadınlar gibi, bir erkeği istemeyerek kendini aşık etmenin suç olduğunu sanıyordu."