Özel Anılarla Atatürk Ve Çocuk Fotoğrafları Albümü

Hanri Benazus

En Eski Özel Anılarla Atatürk Ve Çocuk Fotoğrafları Albümü Gönderileri

En Eski Özel Anılarla Atatürk Ve Çocuk Fotoğrafları Albümü kitaplarını, en eski Özel Anılarla Atatürk Ve Çocuk Fotoğrafları Albümü sözleri ve alıntılarını, en eski Özel Anılarla Atatürk Ve Çocuk Fotoğrafları Albümü yazarlarını, en eski Özel Anılarla Atatürk Ve Çocuk Fotoğrafları Albümü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Fransız Generali Gouraud 5 Haziran 1930 Perşembe günü saat 16.00'da Atatürk ile görüşmek üzere Çankaya Köşkü'ne gelir. Kendisini kapıda karşılayan M. Kemal'e, Gouraud tek kolunu uzatarak der ki: -Bir kolumu Türklere karşı, Çanakkale'de savaşırken kaybettim, bugün diğer kolumu size bir dost eli olarak uzatmak için geldim!
-Biz niçin çocukları severiz? Gazi Mustafa Kemal Paşa, sorduğu soruya herkesin verdiği cevabı dinledikten sonra, kendi düşüncesini şöyle açıklar: -Çocukları severiz..Çünkü çocuk bizim devamımızdır. Her çocukta biz ebediyete doğru uzanıp gitme özlemimizin doyumunu buluruz.
Reklam
Atatürk, “Gençliğe Hitabesi”ni, acaba hangi yaşa kadar olanları için söylemiş olabilir? Soru önemliydi. Cevap verilirse, genel kural olurdu. Gençliğe, hitap edilerek istenen kutsal görevi kim üstlenecek? Ya dışında kalanlar, sıra bekleyen bebekler, sırasını savan emekliler... Bunlar ne olacak? Bu soru gene Atatürk tarafında çözümlendi. -Eli tutan, kafası işleyen her Türk gençtir! Desene, senin bağrında her Türk, genç sayılacak ve genç ölecektir.
Gazi Mustafa, Neyzen Tevfik’i yanına çağırtarak önce elini tuttu, sonra da sordu: -Neyzen ne istersin söyle? -Paşam!.. Sayenizde her şeyim var, teşekkür ederim. -Hayır, bir şey iste! -Madem ki emrediyorsunuz, bir nüfus cüzdanı emrediniz. -Senin nüfus cüzdanın yok muydu? -Hayır Paşam, bundan önce Hükümet yoktu ki nüfus cüzdanım olsun!
-Paşam, bütün millet sizin çocuklarınızdır. -Doğru, işte ben de bununla avunuyorum...Evet, ulusum sağ olsun! Paşa bir an durakladıktan sonra sözlerini şöyle tamamladı: -Belki de benim çocuğum olmamasında da bir hikmet vardır. Çok sevdiğim bir tayımın ölümünden o kadar duygulanmıştım ki, günlerce acısını unutamadım, yemek yiyemedim. Ya çocuğumu kaybetmiş olsaydım, ne olurdum bilemem...
Afet İnan’ anılarından: O’nun kabri Ankara’da olacaktır. Fakat bu şehrin neresinde? Bir akşam, 1926 suikast girişiminden sonra söylediği cümleyi tekrar etmişti. “Benim naçiz vücudum bir gün elbette toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.” dedikten sonra “Milletim beni istediği yerde yatırsın, yeter ki beni unutmasın.” demişti. Bir çok fikir gelmişti ancak o akşam ileri sürülen bir fikrin kendisini çok duygulandırdığını, bugün bile hatırlıyorum. “Memleketin bütün sınır boylarından getirilecek toprak üzerinde yatmak”
Reklam
16 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.