Roma İmparatorluğu'ndan 1000 Yılına

Özel Hayatın Tarihi 1

Georges Duby

Özel Hayatın Tarihi 1 Gönderileri

Özel Hayatın Tarihi 1 kitaplarını, Özel Hayatın Tarihi 1 sözleri ve alıntılarını, Özel Hayatın Tarihi 1 yazarlarını, Özel Hayatın Tarihi 1 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tarikatlar, üyelerine ahlaki emirler dayatmıyorlardı: Onlara mutluluk vaat ediyorlardı; okumuş yazmış biri, kişisel menfaat arayışı içinde olmasa bir tarikata özgürce katılır mıydı? Aynı nedenden ötürü, Stoacılık da Epikurosçuluk da birer entelektualizm olmaktaydı: İnsanı nasıl güçlü kılmalı, onu iç daralmalarından ve anlamsız arzularından nasıl kurtarmalı? Zihnini ikna ederek. Haklı nedenler gösterilebilirse istenci de arkadan gelecektir. Nitekim, antik bir vicdan muhasebecisinin özgür öğrencileri üzerinde, ikna etmenin dışın da nasıl bir yetke kurabileceğini anlamak zordur: Öğrencileri onun disiplinine boyun eğmiş değildi.
Sayfa 242 - Roma İmparatorluğundan 1000YılınaKitabı okudu
Epikurosçu tarikatla Stoacı tarikat, katılımcılarına aynı şeyi öneriyordu: insanlardan, tanrılardan, rastlantı ve ölümden çekinmeden yaşamak ve bireysel mutluluğu kaderin darbelerinden bağımsız kılmak üzere, şeylerin doğasına dayanan (yani felsefece temellendirilmiş) bir reçete. Birbirinin eşi olan hedeflerini özetlemek için her iki tarikatın da insanları tanrıların ölümlü dengi yapmak, onları tanrılar kadar sakin kılmak istediklerini ilan ettiklerini söyleyelim. Farklılıklar nüanslarda ve bu ilaçları doğrulayan metafiziklerdeydi.
Sayfa 241 - Roma İmparatorluğundan 1000YılınaKitabı okudu
Reklam
Takdiri İlahi, İyilik, filozofların bol bol ele aldıkları her türlü kendilikler. Kültürlü bir kişi kendi kendine aşağı yukarı şunları söylüyordu: "Bir Takdiri İlahi var, ona inanmak istiyorum; tanrılar üstüne söylencelerdeki hakikat nüvesi bu olsa gerek. Ama bunun dışında Apollon'un, Venus'un herhangi bir gerçekliği var mı? Bunlar yegâne Tanrı'nın adları mı? Onun tezahürleri mi? Erdemlerinin adı mı? Soyut, ama aynı zamanda yaşayan bir ilke mi? Yoksa hiçbir şey, yalnızca anlamsız bir efsane mi?"
Sayfa 235 - Roma İmparatorluğundan 1000YılınaKitabı okudu
Roma'da hiçbir şekilde halk dinsizliği olmadı; halk hiçbir zaman inanmayı ve dua etmeyi bırakmadı. Ama kültürlü bir Romalı -bir Cicero, bir Horatius, bir imparator, bir senatör, bir eşraf mensubu- atalardan kalma tanrıların tuhaf cümbüşü içinde neye inanabilirdi? Yanıt kesindir: Bunların tek sözcüğüne bile inanamaz; dört yüzyıl önce de inanmayan Platon'u ve Aristoteles'i okumuştur. Vergilius, son derece dindar bir insan olarak Takdiri İlahiye inanır ama kendi şiirlerinin tanrılarına, Venus'e, Juno'ya ya da Apollon'a inanmaz.
Sayfa 234 - Roma İmparatorluğuKitabı okudu
Biz kimiz? Ne yapmalıyım? Nereye gidiyoruz ve ne umut edebilirim? Bu modern soruların doğal hiçbir yanı yoktur; ne antik düşünce ne de antik iman bunları sorguluyordu; bunlar Hıristiyanlığın verdiği yanıttan doğmuştur. Antik çağın sorunu ve bölümleri farklıydı.
Sayfa 224 - Roma İmparatorluğundan 1000YılınaKitabı okudu
Bir Romalı çılgınca âşık olduğunda dostları ve kendisi, ya aşırı şehvet yüzünden kaknem bir kadın için aklını kaçırdığını ya da ahlaki yönden köleliğe sürüklendiğini düşünüyordu ve âşığımız, yumuşak başlılıkla, iyi bir köle olarak metresine, emrederse onun için öleceğini söylüyordu. Bu aşırılıklar, utancın kara görkemini taşıyor ve erotik şairler bile onları açıkça yüceltmeye cesaret edemiyordu; onları, normal olanın hoş bir şekilde tersyüz oluşu gibi, mizahi bir paradoks olarak, dolaylı yoldan arzulatıyorlardı.
Sayfa 222 - Roma İmparatorluğundan 1000 YılınaKitabı okudu
Reklam
206 öğeden 141 ile 150 arasındakiler gösteriliyor.