İkinci Abdülhamid ile Siyonist Lider Dr. Theodore Herzl Arasında Geçen "Filistin'de Yahudi Vatanı" Görüşmelerinin Gizli Kalmış Belgeleri

Pazarlık

Vahdettin Engin

En Yeni Pazarlık Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Pazarlık sözleri ve alıntılarını, en yeni Pazarlık kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yalnızca Önsöz.
1990'lı yıllarda Filistin adı kan, gözyaşı ve terörle anılıyordu. Günümüz dünyasında da Filistin adı kan, gözyaşı ve terörle birlikte anılıyor. Aslında 1990'lardan önce de Filistin adı kan, gözyaşı ve terörle birlikte anılıyordu. Yani Filistinliler ve Yahudiler, yıllardır devam eden bir husumeti, her geçen gün daha da şiddetlendirerek sürdürüyorlar. Anektodun bize hatırlattığı bir gerçek var. O da Osmanlı idaresinin Filistin'de bıraktığı derin izler ve bunların ne olduğunu bilmeden de bu sorunun çözümünün zorluğu...
Prof. Dr. Vahdettin EnginKitabı okudu
"Türk İmparatorluğu bana ait değildir, Türk milletinindir. Ben onun hiçbir parçasını vermem. Bırakalım Yahudiler milyarlarını saklasınlar, benim imparatorluğum parçalandığı zaman onlar Filistin'i hiç karşılıksız ele geçirebilirler. Fakat, yalnız bizim cesetlerimiz taksim edilebilir. Ben canlı bir beden üzerinde ameliyat yapılmasına müsaade edemem. '
Sayfa 64 - YeditepeKitabı okudu
Reklam
"Ben bir karış bile olsa toprak satmam, zirâ bu vatan bana değil milletime aittir."
Sayfa 64 - YeditepeKitabı okudu
"İmparatorluğun prestiji için önemli olan Hicaz'daki kutsal topraklara, Yahudilerin devlet kurmaya çalıştığı Filistin'e ve Ermenilerin göz koyduğu Doğu Anadolu'ya şiddetle sahip çıkmış, buralar üzerinde oynanan uluslararası oyunları bozmak için devletin bütün imkânlarını kullanmıştır."
Sayfa 6 - YeditepeKitabı okudu
meDeni avrupa
Kendilerini medeni olarak niteleyen Avrupalıların Yahudileri ülkelerinden kovmalarını anlamak da zor ama aynı zamanda düşündürücüydü.
Sayfa 38 - YeditepeKitabı okudu
Siyaset İlmi
Şerif Hüseyin Hicaz bölgesinde nüfuzu olan birisiydi. Sultan Abdülhamid, Şerif Hüseyin'in İngiliz ajanları irtibat halinde olduğunu haber alınca onu ailesiyle birlikte 1891'de İstanbul'a davet etti ve 18 yıl boyunca bir daha da bırakmadı. II.Abdülhamid'e göre Şerif Hüseyin karizmatikti, lakin zeki ve dirayetli bir devlet adamı değildi. Bu yüzden kullanılmaya müsaitti. İstanbul'daki bu zorunlu ikametgâh 1908 yılına kadar sürdü. II. Abdülhamid bu süre içinde Şerif Hüseyin'in bu karizmasının, zaafları yüzünden Osmanlı Devleti aleyhine kullanılmasına da set çekmişti. II. Meşrutiyet'in ilanından sonra Mekke'ye dönmesine izin verilen Şerif Hüseyin aynı zamanda Mekke Emiri oldu.
Sayfa 16 - YeditepeKitabı okudu
Reklam
140 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.