Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Pekin'de Sonbahar

Boris Vian

Pekin'de Sonbahar Sözleri ve Alıntıları

Pekin'de Sonbahar sözleri ve alıntılarını, Pekin'de Sonbahar kitap alıntılarını, Pekin'de Sonbahar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ama aynı işi iki kez yapma enayiliğine düşmemek için, geri geri yaptı bu işi.
Telefon acı acı çalınca
Dansın vazgeçilmez figürlerinden biri olan tehlikeli bir sıçrayışın en keyifli noktasındayken duydukları bir sesle irkildiler.Telefonun zili, bir medüzün kulak zarı patlatan ıslığını çağrıştırabilmek için ne yapmak gerekiyorsa hepsini yaparak, acı acı çaldı. Havada yakalanan Mangemanche sırtüstü yere yayıldı.Cruc da o sırada tepeüstü yere çakılıyordu. İçinde çalımlı, büyük bir hurma ağacı bulunan yeşil bir saksıya gömülüverdi sonunda. İlk ayağa kalkan Mangemanche oldu ve telefonu yanıtlamak için atıldı. Cruc ise topraktan kendini kurtarabilmek için manevra yapıp duruyordu. Sonunda saksıyla birlikte ayağa kalktı, çünkü kafasını kurtarabilmek için çekiştirdiği şey boynu değil ağacın gövdesiydi. Yaptığı yanlışı ancak bütün toprak sırtından aşağı boşaldıktan sonra farketti.
Sayfa 53 - Can Yayınları 1986 baskısı.Kitabı okudu
Reklam
Bilirsiniz, genellikle kimse bir şey bilmez. Hatta bilmesi gereken insanlar bile. Yani demek istediğim, düşünceleri düzenleyenler, oluşturanlar ve onları kendilerine özgü düşüncelermiş gibi pazarlayanlar. Hiçbiri oluşturduğu düşüncelerin temeline inemez, öyle ki, anlatım tarzları anlatmak istedikleri konudan en az yirmi yıl daha ilerdedir. Sonuç olarak onlardan hiçbir şey öğrenilemez, çünkü onlar yalnızca sözcüklerle yetinirler.
Sayfa 201 - Can Yayınları
Gemi zorda.
Kocaman, köpüklü dalgalar peşpeşe geliyor, gemi de bütün bunlara karşın az çok yol alıyordu. Ama ileriye değil geriye doğru. Durum böyle olunca da, onu hızlandırmak söz konusu olamazdı. İyot ve firavunsıçanı kokusuyla yüklü serin bir rüzgar dümencinin kulaklarına doluyordu. Re diyezden şakıyan tatlı bir çulluğun sesini andırıyordu rüzgarın ıslığı.
Sayfa 96 - Can yayınları 1986 baskısıKitabı okudu
Pervaneyi izlemek.
Cruc, büyülenmiş gibi bakıyor, gözleriyle pervanenin dönüşünü izlemeye çalışıyordu.Gözyuvarlarını çukurlarının içinde döndürüp duruyordu bu amaçla ama, merkezkaç kuvvetinin etkisiyle göz billurları dışarı uğruyordu. Bu nedenle ancak kirpiklerinin iç kısmını görebiliyordu. Sonunda bu izlemeden vazgeçti.
Sayfa 53 - Can Yayınları 1986 baskısı.Kitabı okudu
Aslan toplamak.
Arthur Eddington çöldeki aslanları toplamanın kolay bir yolu olduğunu söyler; bu iş için kumu elemek yeterlidir, böylece aslanlar eleğin üstünde kalacaktır. Bu işlemin aşamalarından biri -belki de en ilginci- eleği sallama aşamasıdır. Sonuçta bütün aslanların eleğin üstünde biriktirdiği görülür. Ama Eddington bir şeyi unutmuştur; kumun elenmesi sırasında yalnızca aslanlar değil, çakıl taşları da eleğe takılır.
Sayfa 66 - Can Yayınları 1986 baskısı.Kitabı okudu
Reklam
Konserve.
Zenci uşak Dupont akşam yemeği için mutfakta başka bir konserve kutusu hazırlamakla uğraşıyordu. Önce yemeği bol baharatla ve harlı bir ateşin üstünde pişirmek gerekiyordu. Sonra lehim hazırlanacak, bol suyla pişirilmiş yiyecek kalaylı saç kutuya doldurulacak, ama önce yemeğin suyu dökülecekti. Sonra kutunun kapağı sımsıkı lehimlenecek ve akşam yemeğinin konserve kutusu böylece hazırlanmış olacaktı.
Sayfa 70 - Can yayınları 1986 Baskısı.Kitabı okudu
İnsanın, dağın taşın kum ve yapışkan lümetlerle kaplı olduğu bir çölün ortasında kendi düzeyinde biriyle karşılaşması büyük zevk.
Sayfa 208 - Can Yayınları
Claude Léon aynaya bakar.
Tek bir hareketle ışığı yaktı. Dünkü suratı hâlâ oradaydı.
Sayfa 21 - Can yayınları.1986 Baskısı.Kitabı okudu
Erken gelmek.
"Ve işinize zamanında gelin," diye bağırdı amiri. "Dün altı dakika geç kaldınız." " Ama nasıl olur, dokuz dakika erken geldim," diye itiraz edecek oldu Claude. "Evet , tamam da, her zaman on beş dakika erken gelirsiniz," dedi Saknussem(amiri). "Azıcık gayret edin, gözünüzü seveyim."
Sayfa 23 - Can yayınları 1986 Baskısı.Kitabı okudu
Reklam
Tasarruf.
Ulusal Demiryolu İdaresi tasarruf olsun diye ıslak, artık barutları kullanıyordu ve tabancaların zamanında patlamasını sağlamak için tetiğe yarım saat önceden basılıyordu.
Sayfa 87 - Can yayınları 1986 baskısı.Kitabı okudu
Sakin ol.
Odadan dışarı çıkıp kapıyı kapattı. Claude kalemi yeniden eline aldı, çok heyecanlıydı. Ve elleri öyle titriyordu ki, bir yeri daha lekeledi. Üstelik bu kocaman bir lekeydi. Sırıtan bir insan suratını andırıyor ve fışkıran petrol gibi kokuyordu.
Sayfa 24 - Can yayınları 1986 Baskısı.Kitabı okudu
Amadis Dudu cam kenarından dışarıya bakar.
... ve otobüsün içine yayılan tekdüze ezgi Amadis'i sallayıp duruyordu. Arka taraf çukurlara dalıp çıktıkça otobüsün omurgası iniltiler çıkarıyor, kıvılcımların çatırtısı o tekdüze müziğe eşlik ediyordu. Birbirini izleyerek geçip giden dükkânlar rengarenk parıltılar saçıyorlardı. Bir vitrinden ötekine atlayan görüntüsünü görmek onu eğlendiriyordu. Ama görüntüsünün o elverişli pozisyondan yararlanarak öteberi aşırmaya kalktığını anlayınca kıpkırmızı kesildi ve yüzünü öteki tarafa döndü.
Sayfa 13 - Can yayınları.1986 Baskısı.Kitabı okudu
Bir bütün halinde ele alındığında olay öyle karmaşıktır ki, yaşanan onca deneye rağmen gidenler başlarına gelecekleri değil kestirmek, tahayyül bile edemezdi. Ama şimdi bunu tasvire çalışmanın hiçbir faydası yok, çünkü sonuç ne olursa olsun, insan onu kabullenir.
Kendiniz başka birini bulsanız bile sürer kıskançlığınız. O kıskançlık duygusunu kendiniz için özenle saklamanız gerekir. Bir önceki kadınla her şeyi sonuna kadar yaşamadığınız için kıskanç olmamak elinizde değildir zaten. Hala onunla yaşanacak bir şeyler kalmıştır ve siz onu yaşayamamışsınızdır. İşte, kıskançlık budur. Hiçbir zaman yaşayamayacağınız, hiçbir zaman alamayacağını şeydir kıskançlık. Elbette, ince duygulu bir insansanız, demek istiyorum.
102 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.