En mükemmel makine: Vücudumuz

Popular Science Türkiye - Sayı 117 (Ocak 2022)

Popular Science Türkiye Dergisi

Popular Science Türkiye - Sayı 117 (Ocak 2022) Gönderileri

Popular Science Türkiye - Sayı 117 (Ocak 2022) kitaplarını, Popular Science Türkiye - Sayı 117 (Ocak 2022) sözleri ve alıntılarını, Popular Science Türkiye - Sayı 117 (Ocak 2022) yazarlarını, Popular Science Türkiye - Sayı 117 (Ocak 2022) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İSPANYOL DANSÇI
Hint ve Pasifik okyanuslannın tropik hülgelerinde bulunan İspanyol Danscı [Hexahranchus sanguineus], kabukları olmayan yumuşakçalar olarak tanımlanan ve nudibranch olarak adlandırılan 3.000 deniz salyangozu türünden biri. Yumusak ve savunmasız bedenini koruyacak bir kabuğu olmayan ve boyu 50 santimetreye kadar uzayabilen bu nudibranch, okyanuslardaki yırtıcıları öldüren zehirlere dayanacak şekilde evrimleşmistir.İspanyol Dansçı kurnazca geliştirmiş olduğu bir uyarlama sayesinde, deniz süngerleri ve denizanası gibi zehirli yaratıkları yiyebiliyor, zehirlerini kendi dokusunda saklayahbiIiyor ve saldırganları zehirlemek için kullanabiliyor.
İLK OPTİK OSİLOSKOP ÜRETİMİ
Bilim insanları, ışığın elektrik alanını ölçebilen bir alet olan ilk optik osiloskopu geliştirdiler. Cihaz, hastane monitörlerinin hastaların kalp atışlarını elektriksel salınımlara dönüştürmesine benzer şekilde ışık salınımlarını elektrik sinyallerine dönüştürmeyi başarıyor. Nature Photonics'te yayımlanan makalede, ışık dalgalarının yüksek hızdaki salınımlarının yüksek yoğunlukta bilgi aktarımı gerektirmesinden ötürü, bugüne kadar elektrik alanlarının ölçülmesinin bir problem olarak kaldığı belirtiliyor. Yeni geliştirilen ve mevcut teknolojiden 10 bin kat yüksek hızda bilgi işleyebilen optik osiloskop ise, lazer atımlarının elektrik alanlarının gerçek zamanlı ölçümlerinin başarıyla yapılmasını sağladı.
Reklam
1306 BACAKLI KIRKAYAK
Scientific Reports dergisinde yayımlanan bir makalede bilim insanları, 1306 adet bacağı olan ve Eumillipes persephone olarak adlandırılan yeni bir kırkayak türü keşfettiklerini duyurdu. Hayvanlar aleminde en çok bacağa sahip olan canlı olma ünvanını Illacme Plenipes adlı başka bir kırkayak türünden devralan bu yeni tür,Avustralya'da yürütülen mineral keşif çalışmaları esnasında açılmış bir deliğin içerisinde, yerin 60 metre altında gözlemlendi. Gözleri olmayan canlının koni şeklinde bir kafası, beslenmek için kullandığı bir gagası ve antenleri bulunuyor. Atmosferik oksijeni soluyan ilk hayvanlardan olan, 400 milyon yıllık geçmişe sahip kırkayakların bu kadar fazla bacağa sahip olmasının nedeni ise toprakta daha hızlı ve efektik şekilde hareket edebilmek.
PİNOKYO KERTENKELESİ
Güney Amerika ve Galapagos Adalarının Pasifik kıyılarındaki tropik ormanlarda yaşayan Anolis proboscis,1950'Ierin başında keşfedilmiş ve 2004 yılına kadar hiç karşılaşılmamış bir alt tür. Boyu 5 ila 7.5 cm (kuyruk hariç) arasında değişiyor. UICN kırmızı listesinde yer alan Pinokyo kertekelesinin nesli, zaten kısıtlı olan doğal habitatını yitirmekte olduğu için tükenme tehlikesi altında.
Endüstriyel atıkların akışıyla kirlenen topraklar, yakında alışılmadık bir eko-savaşçı ordusunun egemenliğine girebilir: Metal yiyen solucanlar. İngiltere ve Galler'deki terk edilmiş madenlerde keşfedilen bu son derece gelişmiş süper solucanlar kurşun, arsenik ve bakır gibi zehirli ağır metalleri yiyip bitiriyor. Bu solucanların normalde öldürücü olan zehirleri mideye indirip hayatta kalabilmelerinin ardındaki mekanizmayı ortaya çıkaran, İngiltere'deki Reading Üniversitesinden toprak bilimcisi Mark Hodson, "Yüksek metal konsantras yonuna dirençli görünüyorlar ve metale maruz kalmak bu solucanların evrimini yönlendiriyor" diyor.(...)"Toprağı yuttuklarında, dokularında metal birikiyor. Ancak onlar, kalsiyum yollarını değiştirerek ve metali daha az toksik bir forma dönüştüren bir enzim salgılayarak zehirlenmekten kurtuluyorlar."
Haziran ayında, Çin'in Deneysel Geliş miş Süper İletken Tokamak reaktörü EAST'te, bir plazma 120.000.000 derecede 101 saniye boyunca muhafaza edilebildi. Bundan önce rekor 20 saniyeydi. Ancak bir füzyon reaktörünün, plazmayı süresiz olarak muhafaza etmesi gerekli. Tokamakların kaderini değiştiren şey, manyetik alan üretmek için kullanılan mıkna tıslar. Luce, "Bakır veya diğer metal türlerinden çok yüksek güce sahip mıknatıslar üretmeyi biliyoruz; ancak bunu ayakta tutmak için ödenecek elektrik maliyeti, astronomik seviyelerde. Böyle bir tesisten net bir enerji kazancı elde etmek mümkün değil" diyor. Çözüm, elektrik direnci olmayan, süper iletken telden veya "banttan" yapılmış yüksek sıcaklıkta, süper iletken mıknatislar kullanmak. Bu mıknatıslar, yoğun manyetik alanlar oluşturabilir ve enerjilerini ısı olarak kaybetmezler. Luce, "Yük sek sıcaklık süperiletkenliği yaklaşık 35 yıldır biliniyor. Ancak makul bir füzyon bobini yapmak için gerekli olan uzunluklarda bant üretme kapasitesi, yakın zamanda geliştirildi" diyor. ITER'in mıkna tıslarından biri olan merkezi solenoid, 13 tesla'lık, yani Dünya'nın manyetik alanınin 280,000 katı güçte bir manyetik alan üretecek.
Reklam
61 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.