Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Prospero ile Caliban

Nurullah Ataç

En Eski Prospero ile Caliban Sözleri ve Alıntıları

En Eski Prospero ile Caliban sözleri ve alıntılarını, en eski Prospero ile Caliban kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çoğunluk hep gericidir. Yalnız bizde değil, her yerde. Dedelerden kalma kanılarla, inançlarla yetinir, onların değişmesi gerektiğini anlayamaz, eskinin sürüp gitmesini diler.
Açlığa, kursağın açlığına önemli diye bakıyoruz da, daha büyük bir açlığa, kafa açlığına aldırmıyoruz.
Reklam
Şair "dün mektebe varmış, bugün üstad olayım der." demiş. Bizim aydınlarımızın hemen hepsi öyle, daha dün okuyup düşünmeye başlamış, yorulmuş çalışıp uğraşmaktan, bugün o bir parçacık bilgisininin ürünlerini toplamak istiyor.
Çoğunluğun anlayışı, beğenisi, ölçü diye alınıyor. Bir takım saçma sapan kitaplar yazılıyor, duyuyorsun, bütün gün radyolarda tatsız, bayağı ezgiler çalınıyor. Ne için? Çoğunluk bundan hoşlanıyormuş. Ancak o saçma sapan kitapları anlayabiliyormuş.
Aydın olmanın, uygar olmanın tersi nedir diye sorarsan, durumsamadan söylerim: körü körüne bir inanca bağlanmak.
Her şey görecedir de her şeyin görece olduğu ilkesi görece değildir.
Reklam
Güzellik bizi doğruya bağlayan duyguda değil, doğrunun kendisindedir.
Ancak mutluluğu, inanmanın ereği diye göstermeyi anlayamıyorum. İnandığım doğrunun beni mutluluğa değil de mutsuzluğa götüreceğini bilsem, yüz mü çevireceğim ondan?
Caliban özgürlük istemez, özgürlüğü boş bir süs, sayar. Eskinin, geçmiş, ölmüş kapıların, inançların, baskısı altındadır, o baskıdan da kurtulmak istemez. Dedelerinden, sekiz on göbek ötesi dedelerinden kalma inançları, kanılan, kuralları, doğrunun ta kendisi sanır, sağduyunun öğrettikleri diye bakar onlara, bir türlü ayrılamaz onlardan. Prospero’nun, aydın kişinin ödevi ise bugünü kurmak, bugünü dünün bas­kısından kurtarmaktır. Özgürlük ancak böyle olur.
Reklam
Bizim en büyük sı­kıntımız, en büyük yoksulluğumuz aydın sıkıntısı, gerçekten aydınlarımız olmayışı... Varsa da pek az, devede kulak derler, öylesine. Hep Caliban'a ilgileni­yoruz, Ariel’ı çağırabilecek, Ariel’in dilinden anlaya­cak Prosperolar yetiştirmeye çalışmıyoruz, buna özen­miyoruz, anlayamıyoruz bir türlü Prospero'nun de­ğerini. Kendilerini aşmak isteyen kişilerimiz pek yok, en iyileri bile yetiniveriyorlar edindikleri bir parça bilgi ile, onunla kurum satmaya kalkıyorlar. Birey­lerin, toplum içinde bir takımın yoksulluğu ile ilgile­niyoruz, bütünün yoksulluğu üzerinde durmuyoruz. Açlığa, kursağın açlığına önemli diye bakıyoruz da, daha büyük bir açlığa, kafa açlığına aldırmıyoruz...
Geçen gün benim kötümser ol­duğumu söyleyerek çıktın gittin. Beni kötümser gö­rünce sana çıkıp gitmek mi düşer? Beni o kara kara düşüncelerimden uzaklaştırman, beni avutman gerekmez mi?
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.