Püsküllü Deve

Samed Behrengi

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
" Evlat,haline şükret! Allah kimi zengin kimi fakir edeceğini senden benden daha iyi bilir."
Sayfa 45
Canım konuşmak istemiyordu. Sessizce kederlenmek istiyordum.
Sayfa 50 - Can Yayınları, çev. Deniz Canefe
Reklam
... Oyuncakçı kapalıydı ama demir ızgaranın ardından oyuncakların seslerini duyabiliyordum. Oyuncak tren oflayıp pofluyordu. Kocaman siyah ayı makineli tüfeğin arkasında oturmuş güzelim, sevimli oyuncak bebekleri korkutarak raflara sırayla ateş ediyor gibi yapıyordu. Maymunlar da oradan oraya zıplıyor ve bazen de devenin kuyruğuna asılıyorlardı, o zaman deve onlara bağırıp başka yere gitmelerini söylüyordu. Uzun kulaklı bir eşek dişlerini gösterip anırıyordu. Ayıcıkları ve oyuncak bebeklerin sırtına bindirip dükkanın içinde onları gezdiriyordu. Deve kulaklarını sanki biriyle randevusu varmış gibi duvar saatine doğru dikiyordu. Uçaklar ve helikopterler havada uçuyordu. Kaplumbağalar bağlarının içinde uyukluyordu. Anne köpekler yavrularını emziriyor, bir kedi sinsice bir sepetin dibindeki yumurtayı aşırıyor, tavşanlar karşısındaki dolapta duran avcıya şaşkın gözlerle bakıyorlardı. Siyah maymun her zaman vitrinde duran armonikayı dudaklarına götürdü ve çok güzel ezgiler çaldı. Oyuncak bebekler arabaların ve otobüsler içinde geziyordu. Tanklar tüfekler silahlar ve makineli tüfekler hiç durmadan ateş ediyordu. Beyaz tavşanlar patilerinin arasındaki havuçları ağızlarına götürüp çiğnerken dişlerini ta kulaklarına kadar gösteriyorlardı. Bütün bu oyuncakların hayalleri beni çok mutlu ediyordu. Onların çıkardıkları sesler beni ister istemez büyük bir hayale sürüklüyordu.
... Ama bu oyuncakların arasında benim için en önemlisi devemdi, eğer gitmeye kalkarsa her şeyi hazırdı. O kadar büyüktü ki vitrine sığmıyordu. Bu yüzden o da tüm gün kaldırımın kenarında durup gelen geçen insanları seyrederdi. Dükkan kapandığında ise dükkanın ortasında durarak boynundaki çanları çınlatıyor sakız çiğniyor ve kulaklarıyla saati işaret ediyordu. Arada sırada dolaptaki beyaz tüylü yavru develer hep bir ağızdan "Anneciğim gidersen bizi de götür olur mu?" diye haykırıyordu. Dedemle bir iki laf etmek istiyordum ama yüksek bağırdım ithal de sesimi duymadı kapıyı defalarca tekmeledim. Tam o anda birisi kulağından tuttu: "Sen delirdin mi çocuk? Hadi git buradan, git evine de uyu" dedi.
Sevgili çocuklar, bu masalı, masaldaki çocuğa öykünesiniz diye yazmadım. İstedim ki, ülkemin çocuklarını daha yakından tanıyasınız; o yoksul çocukların dertlerini acılarını bilesiniz; bu dertlerin, acıların nasıl giderileceği konularında düşünesiniz. Amacım buydu.
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.