Hiç yürümemiş insan olamaz. Hiç izi olmayan insan olamaz demektir bu; insan ayak izlerinden kurtulamaz. Ve Resul de yürümüştü, izle doluydu hayatı ve pek çok iz bırakmıştı. Ama böyle olmasın isterdi. Hiçbir kum zerresi oynatmamış, hiçbir suyu bulandırmamış olmak isterdi…
Ben Resul, yeryüzünde sadece ben diyebileceğim bir şey yoktu, yoksa böylesine kaybolmazdım. Parçalanarak anladım, ben tamamen başkalarına bağlıyım. Beni öteki insanlara bağlayan bağ yok olunca ben de yok oluyorum.