En Eski Ruhu’l Beyân - Kur’an Meâli ve Tefsiri - 4. Cilt Gönderileri
En Eski Ruhu’l Beyân - Kur’an Meâli ve Tefsiri - 4. Cilt kitaplarını, en eski Ruhu’l Beyân - Kur’an Meâli ve Tefsiri - 4. Cilt sözleri ve alıntılarını, en eski Ruhu’l Beyân - Kur’an Meâli ve Tefsiri - 4. Cilt yazarlarını, en eski Ruhu’l Beyân - Kur’an Meâli ve Tefsiri - 4. Cilt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: "Allah rızasına ulaşmak için değil de sadece dünyevi bir maksada ulaşmak için ilim öğrenen cennetin kokusunu bile alamaz."
Şeyh Şamil şöyle der: Faydalı ilim,Allah'a taat etme konusunda yardımı görülen,seni Allah'tan korkmaya ve Allah'ın koyduğu sınırlardan ileri gitmemeye zorlayan ilimdir.Ki bu ilim Allah'ı bilme (mari'fetullah)ilmidir.
Şeyh Ebü'l Hasan (r.a) da şöyle der:İlimler, dinar ve dirhemler gibidir.Allah dilerse onlardan seni faydalandırır,dilerse onlardan sana zarar verir.Eğer ilme Allah korkusu ile sahip olursan ecir ve sevabını alır,faydasını görürsün.Aksi takdirde günah ve cezasını çekersin, bu ilim aleyhinde delil olarak kullanılır.Allah'tan korkmanın alâmeti ise dünyayı ve mahlûkâtı terkedip nefis ve şeytanlarla savaşmaktır.
İsmail Hakkı Bursevi
Ruhul Beyan Tefsiri
Cilt-4
Sayfa 67
İbrahim bin Edhem (ks) şöyle anlatıyor.
"Bir gün bir yere gidiyordum yanlışlıkla bir adamın tarlasına girmişim. Tarlasına girer girmez, tarla sahibi bana: "Ey öküz!"diye seslendi.
Kendi kendime şöyle dedim: "Yanlışlıkla birinin tarlasına girdim diye ismim değişti. İbrahim bin Edhem idi, öküz oldu. Ya işledim bunca yanlışlardan, günahlardan dolayı, Allah marifetimi değiştirirse acaba halim nasıl olur?"
(…) Sarhoşluk üçe ayrılmıştır:
İçkiden kaynaklanan sarhoşluk, dünya sevgisi her yanını kapladığı için gafletten kaynaklanan sarhoşluk. En zor sarhoşluk ise, kendi nefsinden kaynaklanan sarhoşluktur ki; içkiden sarhoş olan kimsenin hükmü, cehennem ateşinde yanmaktır. Nefsinden sarhoş olanın cezâsı ise, o anda hakikaten Allah'tan kopup ayrı kalmaktır (firkat).
“Ey kendi nâmının esiri olan insan!
Kendi varlık tuzağına kendini bağlamışsın
Sığmazsan kendi varlığınla sevgilinin divânına
Benliğini yok et de var sevgilinin yanına.
Sen, benlik taşıyorsan bu halden uzaksın
Eğer huzur bulmak istersen Gaib'i bulmalısın.
Mest olan gafletten şarap içmiş gibi
Şüphesiz vuslat Tûr'una varamaz işin garibi…”